Eurofighter Typhoon ve F-35 Lightning II, modern hava savaşının en gelişmiş platformları arasında yer alıyor. Her iki uçak, farklı tasarım yaklaşımlarıyla hava kuvvetlerinin çeşitli ihtiyaçlarına yanıt veriyor.
Eurofighter Typhoon, gizli bir uçak olarak tasarlanmamıştır ve radar kesit alanı (RCS) F-35’e kıyasla oldukça büyüktür, bu da onu düşman radarları tarafından daha kolay tespit edilebilir hale getirir. Ancak, gövde şekli ve radar emici malzemeler gibi bazı tasarım özellikleri, radar izini bir miktar azaltmak için kullanılmıştır. Typhoon’un gücü, gizlilik yerine yüksek performanslı motorları ve çevik manevra kabiliyetinde yatmaktadır.
F-35 ise beşinci nesil bir uçak olarak düşük radar izi teknolojisine sahiptir. Gövde tasarımı, radar emici kaplamalar ve iç silah yuvaları, radar kesit alanını önemli ölçüde azaltır, böylece düşman hava savunma sistemlerine karşı tespit edilmeden yaklaşmasını sağlar. Ancak, F-35’in gizliliği, F-22 Raptor kadar ileri düzey değildir ve belirli açılardan radar tespitine karşı hassasiyet gösterebilir.
Eurofighter Typhoon, Airbus, BAE Systems ve Leonardo tarafından geliştirilen dördüncü nesil (bazı kaynaklarda 4.5 nesil) bir savaş uçağıdır. İlk uçuşunu 1994’te gerçekleştiren Typhoon, özellikle hava üstünlüğü ve yer saldırı görevleri için tasarlanmıştır. Yüksek manevra kabiliyeti, çevikliği ve gelişmiş aviyonik sistemleriyle İngiltere, Almanya, İtalya ve İspanya gibi Avrupa ülkelerinin hava kuvvetlerinde yaygın olarak kullanılıyor. Typhoon, özellikle it dalaşı senaryolarında güçlü bir platform olarak öne çıkıyor.
F-35 Lightning II, Lockheed Martin tarafından geliştirilen beşinci nesil, gizli teknolojili bir savaş uçağıdır. 2006’daki ilk uçuşundan bu yana, hava üstünlüğü, hassas yer saldırısı, istihbarat toplama ve elektronik harp gibi geniş bir görev yelpazesine hizmet veriyor. F-35, düşük radar izi ve sensör füzyonuyla modern savaşın bilgi odaklı ortamlarına uygun bir platform olarak tasarlanmıştır. Üç varyantı (F-35A, F-35B, F-35C) farklı operasyonel ihtiyaçlara yönelik esneklik sunmaktadır.
Typhoon, iki adet Eurojet EJ200 turbofan motoruyla güçlendirilmiştir ve Mach 2.0’a kadar süpersonik hızlara ulaşabilir, yüksek itiş-ağırlık oranı (yaklaşık 1.15) ve delta kanat tasarımıyla it dalaşında üstün manevra kabiliyeti sunar. F-35 ise tek bir Pratt & Whitney F135 motoruyla çalışır, maksimum hızı Mach 1.6 civarındadır ve manevra kabiliyeti, gizlilik odaklı tasarımı nedeniyle daha sınırlıdır. Typhoon’un süper seyir yeteneği, ek yakıcı olmadan süpersonik hızda uçabilmesini sağlar, F-35 ise bu özelliğe sahip değildir.
Maliyet açısından, Typhoon’un birim maliyeti yaklaşık 100-120 milyon dolar iken, F-35’in birim maliyeti (F-35A için 80-100 milyon dolar) daha düşük olabilir, ancak bakım maliyetleri daha yüksektir. Typhoon’un bakım süreçleri Avrupa merkezli üretimle kolaylaşırken, F-35’in karmaşık sistemleri ve gizli kaplamaları yüksek bakım maliyetlerine yol açıyor. Typhoon, CAPTOR-E AESA radarı ve Defensive Aids Sub-System (DASS) ile donatılmıştır, ancak F-35’in AN/APG-81 radarı ve sensör füzyonu, durumsal farkındalıkta üstünlük sağlar.
Eurofighter Typhoon, it dalaşı ve konvansiyonel savaş senaryolarında üstün manevra kabiliyeti, yüksek hızı ve geniş mühimmat kapasitesiyle avantaj sağlar. 13 harici silah istasyonuyla Meteor, AIM-120 AMRAAM, Brimstone ve Storm Shadow gibi füzeler taşıyabilir, ancak harici silahlar radar izini artırır.
F-35 Lightning II, modern savaşın karmaşık, bilgi odaklı ve yüksek tehditli ortamlarına uygun bir platformdur. Düşük radar izi, sensör füzyonu ve ağ merkezli harp yetenekleri, F-35’i düşman hatlarının derinliklerine sızma ve gelişmiş hava savunma sistemlerine karşı operasyonlar için ideal kılar. Dahili silah yuvalarıyla gizli görevlerde avantaj sağlar, ancak toplam mühimmat kapasitesi (dahili yuvalarda 2.600 kg, hariciyle 8.000 kg) Typhoon’dan daha düşüktür. Kısacası hangisinin daha iyi olduğu sorusunun yanıtı, kullanım amacına ve operasyonel ihtiyaçlara bağlıdır.