Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
3 Mart 2023 tarihinde yürürlüğe giren EYT düzenlemesi ile emeklilik sisteminin yeni bir döneme girdiğini belirten Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, emekliliğin, yalnızca “emekli olabilir miyim?” sorusuyla sınırlı olmadığını, emekli olma tarihine göre alınacak maaşın değiştiğini, kıdem tazminatı ve güncelleme katsayısının önem arz ettiğini açıklayarak önemli bilgiler verdi.
Her çalışanın kendi prim gününü, sigorta statüsünü, son 2520 gün kuralını ve borçlanma durumunu gözden geçirmesi; kararını buna göre şekillendirmesinin önem arz ettiğini belirten Erdursun, EYT yasası çıkalı 32 aylık süreyi geçmesine rağmen tüm EYT’liler emekli olamadığını, EYT’nin de kendi içinde çeşitli nedenlerle zamana yayıldığını belirtti.
Erdursun, bugün ETY’li olduğu halde emekli olamayan 1 milyon 775 bin kişi olduğunu ve yüzbinlerce kişi prim gün eksiği nedeniyle belki hiç emekli olamayacağını vurgulayarak EYT bekleyenleri uyardı.
EYT kapsamındaki toplam kişi sayısı: yaklaşık 4,5 milyon olduğunu bildiren Erdursun, bugüne kadar emekli olan kişi sayısı: yaklaşık 2 milyon 725 bin kişi olduğunun altını çizdi.
Erdursun, EYT kapsamında olup henüz emekli olamayan kişi sayısı: yaklaşık 1 milyon 775 bin olduğunu hatırlattı.
EYT kapsamında olup henüz emekli olamayanların sebepleri, "Prim gün sayısının eksik olması, BAĞ-KUR’a tabi günlerin silinmiş veya dondurulmuş olması ve ihya edilmemiş olması, Son 2520 gün kuralı nedeniyle emeklilik statüsünün SSK’dan BAĞ-KUR’a dönüşmesi, EYT kapsamında olmakla birlikte az prim günü nedeniyle 3600 gün kısmi emeklilik şartına zorunlu tercih olunması (kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaş), Hizmet birleştirmesi işlemlerinin yapılmamış olması, borçlanma ve emeklilik süreçlerine ilişkin yeterli bilgiye sahip olunmaması, memurlarda maaşa istinaden emekli aylıklarının düşük olması, emekliliği hak etmesine rağmen, kamuda, belediye ve kamu iktisadi kuruluşlarında çalışması nedeniyle emekli olduktan sonra işini bırakmak zorunda kalacak olunması, özel sektörde emekli olduktan sonra işverenin emekli çalıştırmaması, yurtdışı borçlanması yaparak eksik gününü tamamlayanların, yurtdışında çalışması, sosyal yardım yada işsizlik maaşı alması nedeniyle Türkiye’den emekli aylığı alamamaları olarak sıralandı.
Erdursun, "Emeklilik, yalnızca hak kazanma yönüyle değil, bağlanacak aylığın tutarı ve kıdem tazminatı gibi ekonomik etkiler açısından da önem taşımaktadır. Önümüzdeki süreçte hem emekli aylığı hesaplamasında kullanılan parametrelerde hem de borçlanma oranlarında değişiklik yapılması beklenmektedir" diyerek EYT bekleyenleri uyardı.
Erdursun, "Emekli aylıkları; enflasyon oranı, büyüme verileri ve kazanç güncelleme katsayısına göre hesaplanmaktadır. Bu katsayı yılına göre farklılaşabilmekte ve bağlanacak emekli aylığının seviyesini etkileyebilmektedir" diyerek 2025 veya 2026 yılında emeklilik başvurusunda bulunmanın başlangıç aylığı üzerinde farklı sonuçlar doğurmasının mümkün olduğunu belirtti.
Erdursun, "Kıdem tazminatı tavanı, brüt asgari ücrete bağlı olarak belirlenmektedir. 2026 yılında asgari ücrette yapılacak artış, kıdem tazminatı tutarını yükseltebilir. Emeklilik kararında yalnızca aylık değil, kıdem tazminatı unsuru da dikkate alınmalıdır" dedi.