Evinizin altından fay hattı mı geçiyor? İstanbul’da deprem riski en yüksek ilçeler belli oldu

Kasım 02, 2025 10:00
1
Evinizin altından fay hattı mı geçiyor? İstanbul’da deprem riski en yüksek ilçeler belli oldu

İstanbul, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın (KAF) Marmara Denizi'nden geçen kolu nedeniyle sürekli yüksek risk altında. Ancak bu risk, şehrin her yerinde aynı değil. Zemin yapısı, kıyıya yakınlık ve eski yapı stoku gibi faktörlerle riskin katlandığı ilçeler belli oldu.

2
Kuzey Anadolu Fay Hattı

Türkiye'nin ekonomik ve nüfus merkezi İstanbul, ne yazık ki coğrafi konumu nedeniyle bir deprem gerçeğiyle yaşamak zorundadır. Uzmanlar, Marmara Denizi’nden geçen Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın (KAF) beklenen büyük bir deprem üretme potansiyeli olduğu konusunda sürekli uyarıyor. Bu uyarılar karşısında, İstanbulluların bilmesi gereken en önemli şey, sadece fay hattına olan mesafenin değil, aynı zamanda bulundukları ilçenin zemin yapısının ve üzerindeki yapı stoğunun ne durumda olduğudur. AFAD, MTA ve akademik çalışmaların verileri, İstanbul’un risk haritasını net bir şekilde ortaya koyuyor.

3
Fay

FAY HATTINDAN ÇOK ZEMİN SIVILAŞMASI ÖNEMLİ

İstanbul'daki deprem riskini belirleyen iki temel faktör vardır:

  1. Fay Hattına Yakınlık: Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın Kumburgaz Kolu'nun, Büyükçekmece'nin yaklaşık 15 kilometre açığından geçmesi, kıyıya yakın bölgeleri direkt tehdit ediyor.
  2. Zemin Yapısı (Sıvılaşma Riski): Asıl yıkımı getiren en büyük tehlike, gevşek, sulak ve alüvyon zeminlerde deprem anında yaşanan sıvılaşma riskidir. Bu zeminlerde binalar, deprem sarsıntısıyla birlikte kum gibi batarak devrilebilir. Birçok akademik çalışma, İstanbul'daki kıyı şeritlerinin bu riskle karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
  3. Yapı Stoğunun Eskiliği: Özellikle 1999 öncesi yapılan binaların yoğunluğu da riski katlayan bir diğer önemli faktördür.

4
Avrupa Yakası

AVRUPA YAKASI: KIYI ŞERİDİNDE YÜKSEK RİSK ALARMI

İstanbul’un Avrupa Yakası’nda, Marmara Denizi kıyısına yakın ve dolgu/alüvyon zemin üzerinde kurulu olan ilçeler, yüksek deprem riski taşıyan bölgelerin başında gelmektedir:

  • Avcılar: Küçükçekmece Gölü ve Marmara Denizi'ne yakın konumu, alüvyon zemin yapısı ve eski yapı stokuyla uzmanların en çok uyardığı ilçelerden biridir. Özellikle Ambarlı ve Haramidere gibi bölgeler tehlikelidir.
  • Küçükçekmece: Menekşe, Kanarya ve Cumhuriyet mahalleleri gibi kıyı bölgeleri, zemin sıvılaşma riski nedeniyle dikkat çekmektedir. Fay hattına yakınlığı, riski artıran diğer bir faktördür.
  • Bakırköy: Sahil şeridi ve Ataköy gibi bölgeler, dolgu zemin nedeniyle yüksek risk taşımaktadır. Eski yapıların yoğunluğu da bu riski katlamaktadır.
  • Zeytinburnu ve Fatih: Eski yapıların yoğunluğu, zemin yapısının uygunsuzluğu ve Marmara fay hattına yakınlıkları nedeniyle ciddi hasar görme riski altındadırlar. Fatih'te Cankurtaran ve Süleymaniye gibi tarihi bölgeler, riskli yapı stoğu nedeniyle dikkat çekmektedir.
  • Beylikdüzü ve Büyükçekmece: Özellikle kıyıya yakın kesimleri ve alüvyon zeminli bölgeleri, Kumburgaz Fay Kolu'nun yakınlığı nedeniyle risk altındadır.

5
Anadolu Yakası

ANADOLU YAKASI: KIYIDAN UZAK KESİMLER DAHA GÜVENLİ

Anadolu Yakası'nda da Marmara kıyısına yakın olan ve dolgu zeminli bölgeler yüksek risk taşırken, yüksek ve iç kesimler daha güvenli kabul edilmektedir.

  • Yüksek Riskli Kıyı İlçeleri: Kadıköy, Maltepe, Kartal, Pendik, Tuzla ve Adalar gibi kıyı ilçelerinin sahil kesimleri, zemin sıvılaşma riski ve fay hattına yakınlık nedeniyle riskli bölgeler arasında gösteriliyor. AFAD'ın "Kırmızı Eylem" planında da bu bölgelerdeki bazı mahalleler riskli olarak yer alıyor.
  • Daha Güvenli Bölgeler: Arnavutköy, Eyüp, Sarıyer gibi fay hattından daha uzak ve sert zemin yapısına sahip ilçeler, İstanbul'un nispeten daha güvenli bölgeleri arasında gösterilmektedir. Ayrıca Beykoz'un kıyıdan uzak yüksek bölgeleri, Şile ve Çekmeköy'ün iç kesimleri de sağlam zemin yapılarıyla öne çıkmaktadır.

6
Zemin Etüdü

RİSKLİ BÖLGEDE NE YAPMALI?

Evinizin riskli bir bölgede olması, paniğe kapılmanız gerektiği anlamına gelmez. Yapılması gerekenler şunlardır:

  1. Zemin Etüdü ve Bina Analizi: Özellikle 1999 öncesi inşa edilmiş binalarda oturanların, binanın depreme dayanıklılık testini yaptırmaları ve zeminin sıvılaşma riskini kontrol etmeleri gerekir.
  2. Kentsel Dönüşümü Destekleyin: Riskli olduğu tespit edilen binalarda kentsel dönüşüm süreçlerini hızlandırmak, can güvenliği için atılacak en önemli adımdır.
  3. DASK ve Sigorta: Konutların Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) ve ek sigortalarla güvence altına alınması, deprem sonrası maddi kayıpları karşılamak için zorunludur.
  4. Hazırlık: Acil durum çantası, toplanma alanı ve iletişim planı, her an hazır olmalıdır.

Unutmayın, deprem gerçeğiyle yaşamak, bilinçli ve hazırlıklı olmayı gerektirir. Yaşadığınız yerin riskini bilmek, geleceğinizi güvence altına almanın ilk adımıdır.