Son günlerin popüler uygulaması Clubhouse edebiyat odalarında konuşmacıların sık kullandığı "Grotesk" kelimesi hakkında hazırlamış olduğumuz makalede: "Grotesk nedir?, Edebiyatta grotesk nedir?, Grotesk tiyatro ne demek?, Grotesk gerçekçilik nedir?, Grotesk figür ne demek?, Grotesk komedi türü mü?, Grotesk eserler denildiğinde ne denilmek isteniyor? Grotesk ne anlama geliyor?" gibi merak ettiğiniz soruların cevaplarını vermeye çalışacağız...
Grotesk, bir mimarlik terimi olarak Eskiçag Roma dönemi mimarisinde yapilan, insan, hayvan ve çiçek figürlerinin komik bir tarzda birlestirilerek abartili süsleme tarzidir diyebiliriz. Bir tiyatro terimi olarak grotesk, kaba gülünçlüklerden, tuhaf ve olmayacak sakalasmalardan yararlanan, bagdasmaz durumlari, karsit görüntüleri sasirtici biçimde birlestiren, temelde ciddi ama görünüste gülünç ve abartili olan güldürü tarzidir.
Avrupa’da ve özellikle edebiyat alaninda alisilmadik çagrisimlar yapacak sekilde, nesne ve olaylarin beklenmedik, fantastik ya da sasirtici bölümleri yoluyla, gerçek dünyadaki ölçek, biçim ve iliskilerden bilerek kaçmayi getiren bir sanatsal yöntem olarak bilinmektedir.
Edebiyatta grotesk, çirkin, abartili, deformasyonlu ve garip unsurlarin bir araya geldigi bir estetik akimdir. Geleneksel güzellik standartlarini altüst eden grotesk, okuyuculari rahatsiz eden, sasirtan ve düsündüren bir etki olusturur.
Grotesk, kökenlerini antik çaga kadar götürür. Roma'da, özellikle Pompeii ve Herculaneum gibi antik kentlerde bulunan fresklerde, insan ve hayvan figürlerinin tuhaf bir sekilde birlestigi, çarpik ve abartili tasarimlar görülür. Bu tasarimlar, grotesk adini almistir.
Orta Çag'da, gotik sanat ve mimari ile birlikte grotesk unsurlar yeniden canlanmistir. Katedral ve kiliselerde, canavarlar, hayaletler ve diger fantastik yaratiklar, süslemelerde ve oymalarda yer almistir.
Rönesans döneminde, Michelangelo ve Leonardo da Vinci gibi sanatçilar, insan vücudunun anatomisini inceleyerek grotesk unsurlari daha gerçekçi bir sekilde kullanmaya baslamislardir.
Edebiyatta grotesk, genellikle gerçekligin çarpik bir yansimasi olarak kullanilir. Yazarlar, grotesk unsurlari kullanarak, toplumsal sorunlari, insan dogasini ve varolussal kaygilari ele alirlar.
Grotesk edebiyatin en önemli özelliklerinden biri, abartidir. Karakterler, olaylar ve ortamlar, gerçeklikten çok daha abartili bir sekilde tasvir edilir. Bu abarti, okuyucuda bir rahatsizlik hissi yaratir ve ayni zamanda elestirel bir bakis açisi sunar.
Deformasyon ve çirkinlik de grotesk edebiyatin temel unsurlaridir. Karakterlerin fiziksel özellikleri, davranislari ve düsünceleri, çarpik ve rahatsiz edici bir sekilde tasvir edilir. Bu çirkinlik, genellikle toplumsal normlarin veya insan dogasinin bir elestirisidir.
Grotesk edebiyatin en önemli örnekleri arasinda Rabelais, Swift, Gogol, Dostoevsky, Kafka, Borges, García Márquez ve Carroll gibi yazarlarin eserleri yer alir.
Rabelais'nin Gargantua ve Pantagruel, Swift'in Gulliver'in Gezileri, Gogol'un Ölü Canlar, Dostoevsky'nin Karamazov Kardesler, Kafka'nin Dönüsüm, Borges'in Alef, García Márquez'in Yüz Yillik Yalnizlik ve Carroll'un Alice Harikalar Diyarinda gibi eserler, grotesk unsurlarin edebiyat içinde nasil kullanildiginin çarpici örnekleridir.
Bunun belirleyici ölçütü, ortada yer alan grotesk biçimlendirme tarzinin, çarpici imgesellik içinde, toplumsal yasama iliskin gerçek bir egilim tasiyarak toplumsal yasami ilerici bir açidan aydinlatip aydinlatmamasidir.
Bu açidan bakildiginda, gerçekçi ya da gerçekçi olmayan bir Grotesk’ten söz edilebilir; bu arada karmasik geçis biçimlerine de burada rastlanir (örnegin, güzel sanatlarda H.Bosch).
Sözgelisi, Hoffmann’in grotesk fantastik masallarinda, insanlarin insanliktan çikmalarinin nedenleri ve sonuçlari, gelisen burjuva toplumda varlik ile görünüs arasindaki çeliskiler yansimasini bulur. Çogu zaman saçmayla özdeslesen geç burjuva modernist Grotesk’te, diyelim, Swift ya da Hoffmann’da görülen insanligin kendi çelismeleri içinde korunan bilgisine gitgide gölge düsürülür; yabancilasma ve insanliktan çikmanin birçok çesitlemesi, baslica temasal çizgileri olusturur burada, yergisel, saldirgan çizgiler tümüyle ortadan kalkar.
Diger taraftan Grotesk, geç burjuva edebiyat kuraminda, bilinemez, insana sonsuzca düsman olan dünyanin uygun bir sanatsal yansisi olarak alinir, tüm sanatsal alanlar ve sanat tarzlari için vazgeçilmez görülür. Grotesk biçimlendirme çagimizda gerçekçi ve insancil konumdan da ele alinabilmektedir. 20. yüzyilin il yarisindaki toplumcu gerçekçi edebiyatta, örnegin, Mayakovski’nin ‘Mystrium Buffo’suyla daha baska yapitlar hep Grotesk’in alanina girer.
Mayakovski, Brecht gibi sanatçilarin fantastik grotesk araçlar kullanmasi, bize Grotesk’in yergi olarak yeglenmis olusunu, toplumcu söyleme yardim ettigini ve toplumcu gerçekçi yönteme ters düsmedigini gösterir. Toplumcu gerçekçi konumdan ele alinan Grotesk’in baslica bir özelligi, sanatçinin toplumun gelisme yasalarina bagli olusudur; burada, fantastik olan, hiçbir zaman bilinemezci, akildisi olana kaymaz. Bilinçli toplumcu sanatçilarin imgeleme gücü, grotesk biçimlendirme tarzina yeni olanaklar da açarak, Grotesk’teki gerçek estetiksel etkiyi göstermislerdir.
Öte yandan Grotesk, bir yapitin içinde, anlatisal biçimlendirici bir öge olarak da yer alabilir. Çagdas sanatta (örnegin, güzel sanatlarda), bu gibi çözümlemelere alimlama sürecinde gittikçe ilgi artmaktadir. Toplumcu gerçekçi sanatçilar, hep Grotesk’in ya da grotesk ögelerin gerçek etkileme islevini ararlar. Bu tavir, modernist sanatta görülenlere bilinçli bir dünya görüssel estetik karsitlik olusturur.
Edebiyatta grotesk, gerçekligin çarpik bir aynasidir. Yazarlar, grotesk unsurlari kullanarak, toplumsal sorunlari, insan dogasini ve varolussal kaygilari ele alirlar. Grotesk edebiyat, okuyuculari rahatsiz eden, sasirtan ve düsündüren bir etki yaratir.
Grotesk, yasanan gerçekle uzlasmazlik, bagdasmazlik gösteren oyunlarda kullanilir. Bu baglamda, Grotesk önce romantik bireyin toplum düzeniyle uzlasmazlik içinde oldugu romantik tiyatrolarda görülür.
19. yüzyil farsinda ele alinan Grotesk, baslicalikla disavurumcu tiyatroda özel bir anlatim araci olarak önem kazanmis; Italyan Grotesk tiyatrosunda basli basina islenmis, gerçeküstücü-avangart tiyatronun baslica ögelerinden biri olmus; saçma tiyatrosunda anlamli bir biçimde kullanilmis, paradokslar kuraminin özünü olusturmustur.