Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul

Bulgaristan’da komünist rejimin 1989 yılında 450 bine yakın Türk ve Müslümanı Türkiye’ye göç etmeye zorladığı dönemin acılarını anlatan "Leyla'yı Hatırlıyor Musunuz" adlı kitap okuyucuyla buluştu. Bulgarca ve Türkçe yayımlanan kitabın tanıtım etkinliğine Türkiye’nin Sofya Büyükelçiliği temsilcileri ve ülkenin önde gelen bilim insanları katıldı.
Folklor ve Etnografya Enstitüsü Başkanı Doç. Mila Maeva, komünist rejimin, zorunlu göçü "büyük seyahat" olarak adlandırdığını anımsatarak, "O acılar, zorunlu seyahate katılan yüz binlerce insanın hafızasından asla silinmeyecek" dedi.
Kitabın kapak fotoğrafında yer alan 9 yaşındaki Leyla’yı Kapitan Andreevo Gümrük Kapısı'nda çeken fotoğrafçı İvan Grigorov, o günleri anlatırken duygulandı ve 36 yıl sonra Leyla ile Türkiye’de tekrar buluştuğunu söyledi.
Kitaptaki metinleri Türkçeye çeviren ve asimilasyon kampanyasının mağduru olan Nihal Özergan ise acılarını dile getirerek, "İsmim bir değil, iki kez değiştirildi. O dönemde Türkçe konuşmak, düşünmek bile yasaktı" ifadelerini kullandı.
Kitabın tasarımcısı ve editörü Mariya Borişeva, bu muazzam insani suçu işleyenlerin hala cezalandırılmamış olmasının korkunç bir adaletsizlik olduğunu vurguladı. Borişeva, amaçlarının daha çok insanın totaliter devletin son yıllarında yaşananları öğrenmesi olduğunu kaydetti.
Bulgaristan Devlet Arşivleri Başkanı Mihail Gruev ise komünizmin son döneminde arşivlerdeki tüm Türk isimlerini dahi silme kararı alındığını, ancak bu kapsamlı planın gerçekleşemediğini anlattı.