Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Kısıtlı bir rezervi olan altın, modern madencilik teknolojileri sayesinde son 70 yılda rekor seviyelerde kullanıldı ve kaynaklarından çıkarıldı. World Gold Council ve ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu (USGS) tarafından hazırlanan raporlara göre dünya genelindeki altın kıtlığı her geçen gün artıyor.
World Gold Council ve ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu (USGS) tarafından hazırlanan verilere bakıldığında, bugüne kadar yeryüzünden yaklaşık 216.000 ton altın çıkarıldı.
Ekonomim'de yer alan habere göre eğer çıkarılan bu altını eritip tek parça haline getirebilseydik yüksekliği sadece yaklaşık 22 metre olan, yani dört katlı bir bina büyüklüğünde bir küp elde ederdik. Ancak asıl kritik veri, henüz yerin altında keşfedilmiş ve ekonomik olarak çıkarılabilir olduğu kanıtlanmış rezerv miktarı. Bu miktar ise sadece 64.000 ton civarında.
Analizler, bilinen tüm altın miktarının yaklaşık dörtte üçünün zaten yeryüzüne çıkarıldığını ortaya koyuyor. Çıkarılan altının yaklaşık üçte ikisi ise 1950 sonrası modern çağda, gelişen teknoloji ve endüstriyel talep sayesinde elde edildi.
Türkiye, yer altında yaklaşık 6 bin 500 ton civarında altın potansiyeliyle öne çıkıyor. Bu miktarın yaklaşık 5 bin 980 tonu henüz çıkarılmamış durumda ve bugünkü piyasa değeri yaklaşık 461 milyar dolar olarak tahmin ediliyor.
Uzmanlar, bu potansiyelin aktif bir şekilde değerlendirilmesi halinde Türkiye’nin dış ticaretine, döviz rezervlerine ve ekonomik bağımsızlığına önemli katkı sağlayabileceğini ifade ediyor.
Ancak Türkiye, altın üretiminde potansiyeline kıyasla geride kalmış durumda ve üretimi artırmak için madencilik izinlerinin hızlanmasını talep ediyor.
Yeryüzüne çıkarılan altının kullanım dağılımı ise şöyle:
%45: Mücevherat
%22: Külçe ve madeni paralar
%17: Merkez bankası rezervleri (stratejik varlık)
%16: Teknoloji ve diğer endüstriler
Kanıtlanmış rezervlerin 64 bin ton olmasına rağmen, uzmanlar bu miktarın yer altındaki tüm altını temsil etmediğini belirtiyor. Altın fiyatları yükseldikçe, daha önce kârlı görülmeyen düşük dereceli nadir elementlerin çıkarılması ekonomik olarak mantıklı hale geliyor ve yeni keşifler için teşvik yaratıyor.
Dünyada en çok altın çıkarılan ülkeler ise şöyle sıralanıyor:
Dünyanın en büyük altın üreticisi konumundaki Çin, yıllık çıkarımda açık ara lider. Ülke, iç tüketimini karşılamak için de agresif bir şekilde üretimi artırma hedefi taşıyor.
Zengin altın yataklarıyla uzun yıllardır ilk üçte yer alan Avustralya, özellikle Batı Avustralya bölgesindeki dev sahalarla küresel piyasada belirleyici rol oynuyor.
Sibirya’daki geniş rezervleri sayesinde yüksek üretim seviyesini koruyan Rusya, süregelen yaptırımlara rağmen altın üretimini stratejik bir araç olarak görüyor.
Ontario ve Quebec bölgelerindeki büyük madencilik yatırımlarıyla Kanada, istikrarlı bir şekilde dünyada en çok altın çıkartan ülkeler arasında bulunuyor.
ABD'de üretimin büyük bölümü Nevada’daki dev Carlin Trend sahasından geliyor. Ülke, teknolojik madencilik kapasitesiyle fark yaratıyor.
Son dönemde devlet destekli madencilik yatırımlarıyla üretimini hızla artıran Kazakistan, küresel sıralamada üst basamaklara tırmanmış durumda.
Son yıllarda maden yasalarının esnemesiyle yeniden yükselişe geçen Meksika, Latin Amerika’nın en güçlü altın üreticilerinden biri.
Topraklarındaki yüksek kaliteli yataklarla dikkat çeken Peru, küresel altın tedarik zincirinin önemli oyuncularından.
Bir zamanların dünyanın açık ara en büyük altın üreticisi olan Güney Afrika, rezervlerin tükenmesi ve derin madenlerin maliyeti nedeniyle düşüşte olsa da hâlâ ilk 10’da.
Navoi bölgesindeki dev yataklar sayesinde Özbekistan, altın üretiminde güçlü bir konumda. Ülkenin üretiminin büyük kısmı devlet kontrolünde yürütülüyor.