Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Avrupa Merkez Bankası ECB, 2025 Denetleyici İnceleme ve Değerlendirme Süreci (SREP) sonuçlarını ve 2026-2028 yılları için denetimsel önceliklerini yayımladı. Buna göre, Avrupa bankaları dijitalleşme ve banka dışı kuruluşların rekabeti nedeniyle artan jeopolitik riskler ve yeni rekabet modelleriyle karakterize edilen zorlu bir ortamda faaliyet göstermeye devam ediyor. Avro Bölgesi’ndeki 105 büyük bankanın incelendiği raporda, “Bu durum, ileriye dönük risk değerlendirmeleri ve yeterli dayanıklılık gerektiriyor.” ifadeleri yer aldı.

Raporda, olağanüstü olayların riskinin “her zamankinden daha yüksek” olduğu aktarılarak, bu nedenle bankaların siyasi risklere ve belirsizliklere karşı dayanıklılığını güçlendirmenin ECB denetimi için en önemli öncelik olmaya devam ettiği ifade edildi.
ECB, Avro Bölgesi bankacılık sektöründe durumun iyi olduğunu değerlendiriyor. Raporda, “SREP toplu sonuçları, ECB denetimindeki bankalar sağlam sermaye ve likidite pozisyonları ile güçlü karlılık gösteriyor.” denildi.
ECB'ye göre, bankalar sıfır faiz döneminin sona ermesinin ardından net faiz gelirinden yararlanıyor. Ayrıca pay piyasalarına da artan ilgi bankalara menkul kıymet işlemlerinden yüksek komisyonlar getiriyor.
Bankaların varlıklarının kalitesi istikrarlı olduğunu değerlendiren ECB, bankalar için toplam sermaye yeterlilik oranının (CET1) 2026 yılı için yüzde 11,2 olacağını da açıkladı.

ECB, ayrıca bankalar için öngörülmeyen risklere karşı bir stres testi planlıyor. Bu testte, banka yetkilileri bankalar için belirli bir sermaye kaybı seviyesi belirleyecek ve bankalar da buna göre senaryolar geliştirmek zorunda kalacak.
2008 küresel finansal krizinden alınan derslerle kurulan ECB'nin bankacılık denetimi, Avro Bölgesi'ndeki en büyük bankaları doğrudan denetliyor.Avrupa Merkez Bankası (ECB), Avro Bölgesi’ndeki bankaları benzeri görülmemiş yüksek riskler konusunda uyardı.

ECB, 2025 Denetleyici İnceleme ve Değerlendirme Süreci (SREP) sonuçlarını ve 2026-2028 yılları için denetimsel önceliklerini yayımladı. Buna göre, Avrupa bankaları dijitalleşme ve banka dışı kuruluşların rekabeti nedeniyle artan jeopolitik riskler ve yeni rekabet modelleriyle karakterize edilen zorlu bir ortamda faaliyet göstermeye devam ediyor.
Avro Bölgesi’ndeki 105 büyük bankanın incelendiği raporda, “Bu durum, ileriye dönük risk değerlendirmeleri ve yeterli dayanıklılık gerektiriyor.” ifadeleri yer aldı.

Avro Bölgesi’nde ticari bankaların, finansal sistem için geniş kapsamlı sonuçları olan benzeri görülmemiş şoklara hazırlıklı olmalarını tavsiye edilen raporda, “Jeopolitik gerilimler, değişen ticaret politikaları, iklim ve çevre krizleri, demografik değişiklikler ve teknolojik aksaklıklar yapısal kırılganlıkları daha da artırıyor.” değerlendirmesi yapıldı.
Raporda, olağanüstü olayların riskinin “her zamankinden daha yüksek” olduğu aktarılarak, bu nedenle bankaların siyasi risklere ve belirsizliklere karşı dayanıklılığını güçlendirmenin ECB denetimi için en önemli öncelik olmaya devam ettiği ifade edildi.

ECB, Avro Bölgesi bankacılık sektöründe durumun iyi olduğunu değerlendiriyor. Raporda, “SREP toplu sonuçları, ECB denetimindeki bankalar sağlam sermaye ve likidite pozisyonları ile güçlü karlılık gösteriyor.” denildi.
ECB'ye göre, bankalar sıfır faiz döneminin sona ermesinin ardından net faiz gelirinden yararlanıyor. Ayrıca pay piyasalarına da artan ilgi bankalara menkul kıymet işlemlerinden yüksek komisyonlar getiriyor.

Bankaların varlıklarının kalitesi istikrarlı olduğunu değerlendiren ECB, bankalar için toplam sermaye yeterlilik oranının (CET1) 2026 yılı için yüzde 11,2 olacağını da açıkladı.ECB, ayrıca bankalar için öngörülmeyen risklere karşı bir stres testi planlıyor. Bu testte, banka yetkilileri bankalar için belirli bir sermaye kaybı seviyesi belirleyecek ve bankalar da buna göre senaryolar geliştirmek zorunda kalacak. 2008 küresel finansal krizinden alınan derslerle kurulan ECB'nin bankacılık denetimi, Avro Bölgesi'ndeki en büyük bankaları doğrudan denetliyor.