Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) yayımladığı haftalık bültene göre, tüketici kredilerinin tutarı, bu dönemde 40 milyar 512 milyon lira artarak 2 trilyon 585 milyar 35 milyon liraya çıktı. Söz konusu tutarın 622 milyar 392 milyon lirası konut, 50 milyar 404 milyon lirası taşıt ve 1 trilyon 912 milyar 239 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu. Kredi kullanımının yaygın olduğu bu dönemde kredi ödemeleriyle ilgili sorun yaşayan tüketiciler çıkış yolu arıyor. Avukat Mert Yalçın, kredi borcunu ödeyemeyen kişiler için yapabilecekleri hakkında Tgrthaber.com Ekonomi Editörü Bengü Sarıkuş'a özel açıklamalarda bulundu.
Kredi borcunu ödeyemeyecek kişinin temerrüt durumuna düşmeden önce derhal bankadan veya kredi kuruluşundan yapılandırma isteğinde bulunması gerektiğinin altını çizen yalçın, "Kişinin borcu yapılandırmayı tercih etmesi lazım. Kredi sözleşmelerinde sadece faiz değil, bazen cezai şart da oluyor, yani borcu vadesinde ödemezsen bir gecikme tazminatı tasfiye ediyor. Ayrıca faiz ve bir takım yan ödemeler var. Dolayısıyla bunlardan kurtulmak için en doğrusu ödememe durumu olan kişinin borcunu yeniden yapılandırması" dedi.
Yalçın, ödeyememe durumlarında belli bir faiz karşılığında tüketicinin borcunu erteleme hakkı olduğunu bunu finans kuruluşu ile görüşebileceğini belirtti. Tüm bunlar yapılmazsa tüketicinin tazminatlarla karşılaşabileceği bilgisini verdi.
Yalçın, "Kredi kullanırken zaten tüketici bilgilendiriliyor. Hele yeni yasal düzenlemelerde banka kredilerinde tüketiciye çok ciddi maddeler imzalatıyor. Yapabilecek şey erteleme olabilir. Bunun dışında doğrudan yasal bir mekanizma maalesef yok" diyerek konu hakkında durumu özetledi.
Gerçek kişi iflasının Türk hukukunda olmadığını belirten Yalçın, iflas prosedürleri daha çok tacirler/şirketler için öngörülmüş durumda olduğunun şirketlerde iflasın mümkün ama gerçek kişi iflası maalesef mümkün olmadığının altını çizdi.
Tüketici kredisi ödemeleri hangi kurumla yönetildiği hakkında bilgi veren Yalçın, "Konu tüketici kredisi olduğu için elbette borç miktarı icra takibinde olacaktır ve söz konusu kişi icra dairesinde de bir takım taksitlendirmeler yapabilir" dedi.
Hiçbir şekilde borç ödeyemeyen kişiler için de durum analizinde bulunan Avukat Mert Yalçın, "Aciz vesikasıyla dosya kapanabilir ama aciz vesikası demek takip bitti demek değil. Her zaman aciz vesikası sahibi onu işleme koyup takibi devam ettirme hakkına sahip. Ayrıca aciz vesikası, borcun zamanaşımını keser ve yeni bir alacak hakkı doğurur" diyerek süreç hakkında bilgi verdi.
Borcun ödenmemesi halinde icra takibi açıldığını belirten Yalçın, icra takibinin neticesinde haciz işlemi uygulandığını belirtti. Yalçın, "Haciz için bankada parası varsa parayı nakit tahsil ediyorlar. Ama nakit yoksa gayrimenkul araba gibi mallar varsa bunlar da paraya çevirmek suretiyle tahsil ediliyor" diyerek tüketicileri uyardı.