Halk arasında yaygın olarak görülen ve genellikle zararsız kabul edilen uçuk virüsü (HSV-1), beyin sağlığı için büyük bir tehlike oluşturabilir. ABD’de yapılan kapsamlı bir araştırma, HSV-1 virüsü taşıyan bireylerde Alzheimer’a yakalanma riskinin yaklaşık yüzde 80 oranında arttığını ortaya koydu.
ABD’nin Seattle kentindeki Washington Üniversitesi ve Gilead Sciences ilaç firmasının birlikte yürüttüğü araştırma, 344 binden fazla Alzheimer hastasıyla aynı sayıda sağlıklı bireyin sağlık verilerini karşılaştırdı.
Sonuçlar çarpıcıydı: HSV-1 virüsüne sahip bireylerde Alzheimer oranı yüzde 0,44 iken, bu virüsü taşımayan bireylerde oran yüzde 0,24 olarak kaydedildi.
Bu oran, uçuk virüsü taşıyanların Alzheimer’a yakalanma riskinin neredeyse iki kat fazla olduğunu gösteriyor. Bilim insanları, HSV-1’in beyinde Alzheimer’a benzer bir sinirsel dejenerasyona yol açtığını ve özellikle yaşlılıkla birlikte virüsün etkilerinin daha belirgin hale geldiğini belirtiyor.
Araştırmanın dikkat çeken bir diğer noktası ise antiviral tedavi gören bireylerde Alzheimer riskinin yüzde 17 oranında daha düşük olmasıydı. Bu durum, antiviral ilaçların virüsün beyin üzerindeki etkilerini kısmen baskılayabileceği fikrini gündeme getirdi.
Nöroloji uzmanı Dr. Emily Zhang, araştırmayı şöyle yorumluyor:
“HSV-1 virüsü, beyin dokusunda kronik inflamasyona ve sinir hücrelerinin bozulmasına neden olabilir. Antiviral ilaçlar, bu süreci yavaşlatma potansiyeline sahip olabilir, ancak kesin bir tedavi olarak görülmemelidir.”
Uçuk virüsünün HSV-1 türü, genellikle dudak çevresinde çıkan kabarcıklarla kendini belli ediyor ve dünya genelinde 3 milyardan fazla kişide bulunduğu tahmin ediliyor. Uzmanlar, virüsün büyük çoğunlukla çocukluk ya da gençlik döneminde alındığını ve vücutta ömür boyu aktif ya da latent şekilde kalabildiğini belirtiyor.
Bu kadar yaygın bir virüsün Alzheimer gibi ciddi bir hastalıkla ilişkili olması, toplum sağlığı açısından büyük önem taşıyor.
Araştırmacılar, bu bulguların henüz kesin sonuçlara varmak için yeterli olmadığını, ancak erken yaşta virüs tespiti ve gerekirse antiviral tedavi gibi önlemlerin ileride Alzheimer riskini azaltma potansiyeli taşıyabileceğini belirtiyor.
Bununla birlikte, Alzheimer’a neden olan faktörlerin çok boyutlu olduğu ve genetik, yaşam tarzı, çevresel etkenler gibi birçok unsurun sürece dâhil olduğu da unutulmamalı.
Uçuk virüsü taşıyan bireylerin özellikle 50 yaş sonrası düzenli nörolojik kontroller yaptırmaları ve beyin sağlığını koruyucu beslenme ve yaşam tarzı alışkanlıklarına yönelmeleri tavsiye ediliyor.
Ayrıca uzmanlar, bağışıklık sistemini güçlü tutmanın, virüsün aktif hale gelmesini engellemede kritik rol oynadığını vurguluyor.