Avrupa Birliği (AB) Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen, Pekin'de düzenlenen 25. Çin-AB Zirvesi'nin ardından yapılan basın toplantısında konuşarak, Avrupa'nın Ukrayna üzerindeki nüfuzu gibi Çin'in de Rusya üzerindeki nüfuzunun önemli olduğunu vurguladı.
AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ise, AB ile Çin arasındaki diplomatik ilişkilerin 50. yılına dikkat çekerek, iki tarafın küresel barış, güvenlik, refah ve sürdürülebilir kalkınma konularında işbirliğinin önemini vurguladı. Costa, Devlet Başkanı Xi ve Başbakan Li’ye gösterdikleri misafirperverlik nedeniyle teşekkür etti. Son 50 yılda AB ile Çin arasındaki ilişkilerin büyük ilerleme kaydettiğine ve tarafların önemli ticaret ortakları haline geldiğine dikkat çeken Costa, "AB ve Çin, büyük ekonomiler ve küresel güçlerdir. Bu nedenle etkileşimimiz ve işbirliğimiz, dünya için önemlidir" dedi.
Çin ile küresel barış ve güvenlik, refah ve sürdürülebilir kalkınma konularında birlikte çalışmak istediklerini ifade eden Costa, "Bu bağlamda iklim değişikliği ile mücadele de ortak önceliğimizdir" ifadelerini kullandı.
Zirvede Çin’in Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak kilit bir rol ve sorumluluğa sahip olduğunun da altının çizildiğini söyleyen Costa, "Bu bağlamda Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü saldırganlık savaşını ele aldık. Ukrayna’daki savaş, yalnızca Avrupa’yı etkileyen bir çatışma değil, küresel etkileri olan ve kurallara dayalı uluslararası düzeni tehdit eden bir savaştır. En kısa sürede adil ve kalıcı bir barış sağlanması gereği konusunda hemfikiriz" dedi.
Gündemin büyük bir bölümünün ticaret ve ekonomiye ayrıldığını vurgulayan Costa, "Avrupa Birliği ve Çin, küresel GSYİH’nin üçte birinden fazlasını oluşturuyor. Bu nedenle ekonomik ilişkilerimizde adil bir dengenin sağlanması hayati önemdedir. Ticaret açıkları, pazara erişim dengesizlikleri ve diğer konuları görüştük. Altını çizdiğimiz temel mesaj, adil ve karşılıklı fayda sağlayan ticari ilişkilerin mümkün olduğu ve bunun ortak hedefimiz olması gerektiğiydi" dedi.
Basın toplantısında AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen ise zirvenin Çin ile ikili ilişkilerin kilit alanlarında ilerleme kaydetmeye yönelik güzel bir fırsat sunduğunu söyledi. Özellikle ticaret ve yatırım konularındaki endişelerini Çinli liderlere açık bir şekilde ifade ettiklerini söyleyen von der Leyen, "Bugün Avrupa Birliği, Çin’in toplam ihracatının yüzde 14,5’lik kısmını oluştururken, Çin sadece AB ihracatının yüzde 8’ini temsil ediyor. Bu rakamlar ilişkimizin büyüklüğünü ortaya koyuyor ama artan dengesizliği de gözler önüne seriyor. Bu dengesizlik, esas olarak ticaret aksaklıkları ve pazara erişim engellerinin artmasından kaynaklanıyor" dedi.
Basın toplantısında Ukrayna’daki savaş ilişkin görüşmeler ve Çin’in yaklaşımına ilişkin bir soruya AB Konseyi Başkanı Costa, "Çin ile iki önemli noktada hemfikiriz. Her şeyden önce, AB ile Çin olarak BM anlaşmasını ve özellikle egemenlik, toprak bütünlüğü ve uluslararası alanda tanınan sınırlara saygı gösterilmesi gibi değerleri savunuyoruz. Çin, bu savaş hakkında BM’de defalarca aynı tutumu dile getirdi" dedi.
Çin ile hemfikir olunan ikinci konunun ise Ukrayna’da adil ve kalıcı bir barışa ulaşılması olduğunu vurgulayan Costa, "Ayrıca Çin’in BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak özel bir sorumluluğu olduğunu ve Rusya’ya bu savaşı durdurması, koşulsuz bir ateşkesi kabul etmesi, Ukrayna ile adil bir müzakereye oturması için nüfuzunu kullanması gerektiğine dair inancımızı dile getirme fırsatı bulduk. Elbette savaş zamanlarında hem askeri hem sivil amaçlı çift kullanımlı gereçlerin sıkça kullanıldığını da vurguladık. Bu nedenle Çin’e Rusya’ya ihraç edilen mallara dikkat etmesini ve bunların savaş amaçlı kullanılmasının önlenmesini talep ettik" dedi.