Kripto para piyasası, temmuz ayının en çarpıcı olaylarından biriyle çalkalanıyor. Yabancı haber kaynakları ve forumlara göre, 4 Temmuz 2025'te gerçekleşen olağanüstü bir transfer, 14 yıldan uzun süredir hareketsiz kalan yaklaşık 80.000 Bitcoin’in (yaklaşık 8,8 milyar dolar) bir anda sekiz farklı cüzdana taşınmasıyla gündeme oturdu.
Kripto para piyasası, temmuz ayına damgasını vuran şaşırtıcı bir gelişmeyle sarsıldı. Uluslararası haber kaynakları ve forumlardaki iddialara göre, 4 Temmuz 2025 tarihinde dikkat çekici bir Bitcoin transferi gerçekleşti. Uzun yıllardır herhangi bir işlem yapılmayan, yaklaşık 14 yıldır hareketsiz duran 80.000 Bitcoin (yaklaşık 8,8 milyar dolar değerinde), tek seferde sekiz ayrı cüzdana aktarıldı.
Bu ani hareketlilik, "Satoshi dönemi" olarak bilinen erken Bitcoin yıllarından kalma fonların şimdiye kadarki en büyük çaplı yer değiştirmesi olarak kayıtlara geçti. Ancak kimin, neden ve nasıl bu transferi gerçekleştirdiği henüz bilinmiyor.
Blockchain analiz firmalarının verilerine göre, transferlerin tamamı 2011 yılından bu yana hiç işlem yapılmamış cüzdanlardan geldi. Her biri yaklaşık 10.000 BTC barındıran bu cüzdanlardan en az ikisi, Bitcoin’in yalnızca 0,78 dolardan işlem gördüğü dönemlerde oluşturulmuştu. Bugünkü değerle sadece bu iki cüzdandaki BTC’lerin değeri 1,1 milyar doları geçiyor.
En dikkat çekici detaylardan biri ise bu Bitcoin’lerin herhangi bir borsaya gönderilmemiş olması. Yani BTC’ler nakde çevrilmedi, başka varlıklarla takas edilmedi ve taşındıkları yeni adreslerden de herhangi bir hareket olmadı. Bu durum, transferin bilinçli bir varlık yönetimi mi yoksa güvenlik ihlali mi olduğu konusunda kafa karışıklığını artırıyor.
Zincir üstü analiz şirketi Arkham Intelligence, söz konusu sekiz cüzdanın aynı kişiye ya da kuruluşa ait olabileceğine dair güçlü emareler bulunduğunu belirtiyor. Transferlerde kullanılan adres formatlarının SegWit protokolüne uygun olması, işlemleri gerçekleştiren kişinin teknik açıdan oldukça güncel bilgiye sahip olduğunu gösteriyor.
Arkham ayrıca transfer zamanlamasının ve işlem yapısının tek bir operasyonun parçası gibi göründüğünü, bu durumun ise rastlantısal bir işlem değil, bilinçli bir planın ürünü olabileceğini düşündürdüğünü vurguluyor.
Coinbase’in Ürün Müdürü Conor Grogan ise bu transferin bir güvenlik açığının sonucu olabileceğine dikkat çekiyor. Sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda Grogan, bu kadar eski cüzdanlara ait özel anahtarların ele geçirilmiş olabileceğini öne sürdü. Eğer bu iddia doğruysa, kripto tarihindeki en büyük hırsızlık olayıyla karşı karşıya olabiliriz.
Grogan ayrıca, ana transferden yaklaşık 14 saat önce yapılan küçük miktardaki Bitcoin Cash (BCH) işleminin özel anahtarların hâlâ çalışıp çalışmadığını test etmek amacıyla yapılmış olabileceğini belirtti. Ancak bu tespitlerin tamamının henüz sadece birer spekülasyon olduğunu da özellikle vurguladı.
Bu devasa transferin ardından kripto topluluğunda Satoshi Nakamoto söylentileri yeniden gündeme geldi. Zira taşınan fonların, Bitcoin’in ilk yıllarında aktif olmuş bir madenciye ait olabileceği düşünülüyor. 14 yıllık bir sessizliğin ardından gelen bu hamle, bazılarına göre uzun vadeli bir yatırım stratejisinin sonucu olabilirken, bazılarına göre ise kaybolmuş özel anahtarların yeni bulunmasıyla ilişkili.