Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul

Remzi Sanver’in gözaltı kararı, yalnızca ekonomik boyutuyla değil, örgütsel yapılanma iddialarıyla da dikkat çekti. Soruşturma dosyasında, bazı finansal transferlerin “Mason locası faaliyetleri üzerinden aklandığı” yönünde şüphelerin bulunduğu öne sürülüyor. Konuya ilişkin Tgrthaber.com Editörü Serhat Yıldız’a değerlendirmede bulunan Genelkurmay Eski İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin, bu tür yapılanmaların devletin radarına girmesinin tesadüf olmadığını belirtip, Mason localarının paralel bir yapılanma içerisinde olduğunu ve devletin acilen önlem alması gerektiğini vurguladı.

Son yıllarda Türkiye’de yürütülen büyük ölçekli operasyonlar, artık yalnızca finansal suçlarla sınırlı değil. Türk istihbaratı hem ulusal ekonomiyi hem de devlet kurumlarını dolaylı biçimde etkileyen “paralel ağları” yakın takibe aldı.
Remzi Sanver’e yönelik gözaltı, bu bağlamda değerlendirildiğinde, “mason localarının Türkiye’deki etkinliği” tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı. İstihbarat çevrelerinde, bazı locaların finansal aktarım ve nüfuz ilişkilerinde aracı rol oynadığına dair analizler uzun süredir yapılıyordu.

Sivil toplum kuruluşlarının bir kısmının dış kaynaklara bilgi aktarma amacıyla kurulduğunu dile getiren Genelkurmay Eski İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin, “Mason locaları sadece Türkiye’de değil dünyanın her yerinde kuruluşlara sahip. Bu kuruluşlar sürekli olarak birbirleriyle irtibat halindeler” dedi.

Mason localarına yönelik incelemeler, Türkiye’nin son dönemde uyguladığı ‘Derin Şeffaflık Stratejisi’nin’ bir parçası olarak okunabilir. Bu yalnızca bir adli süreç değil, aynı zamanda güç merkezlerinin görünür hale getirilmesi hamlesidir.

Bu gibi dışarıdan fonlanan kuruluşlarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Pekin, “Bu konuyla ilgili başta komşu ülke Gürcistan olmak üzere birçok dünya ülkesi kanun çıkarmaya hazırlanıyor. Türkiye bu gibi tehdit unsuru oluşturabilecek kuruluşlarla ilgili acilen kanun çıkarmalı ve kanun doğrultusunda denetleme yapmalı” ifadelerini kullandı.

Kullandığımız dijital cihazların üreticilerinin birçoğunun Mason kuruluşlarını fonladığını dile getiren Pekin, “Kullandığımız birçok dijital cihaz bizi dinliyor ve topladığı verileri dış kaynaklara aktarıyor. Bu cihazlar, konumumuzdan iş yerimize, hatta özel konuşmalarımıza kadar pek çok bilgiyi izleme ve iletme kapasitesine sahip” diye konuştu.

Remzi Sanver’in gözaltına alınması, görünürde bir mali suç dosyasının parçası olsa da arka planda “devletin görünmeyen güçlere karşı verdiği bir mesaj” niteliği taşıyor. Bu operasyon, Türkiye’nin son yıllarda izlediği devlet içi denge politikalarının bir uzantısı olarak okunabilir. Artık mücadele yalnızca silahlı örgütlerle değil, ekonomik, ideolojik ve sembolik güç merkezleriyle de yürütülüyor.
