Kahve amaç mı, araç mı?

GİRİŞ:
2025-05-22
saat ikonu 09:33
|
GÜNCELLEME:
2025-05-22
saat ikonu 09:33

Kahve kültürünün yaygınlaşmasıyla artık kahve seçimleri bir kimlik oldu. Eskiden menüyü çözmek bir sınav iken şimdi ise kahvesiz güne başlamayanlar oldu. Modern şehir hayatında kahve zevkleri karakter analizi gibi. Espresso içiyorsan "sert ve net birisin", latte seviyorsan "yumuşak başlısın" gibi çeşitli şekilde yorumlar yapılabiliyor. Eskiden “Bir sade, bir şekerli” yeterdi. Şimdi baristaya sipariş verirken CV veriyormuşuz gibi hissediyoruz.

Kahve aynı zamanda sosyalliği de beraberinde getirdi. Çünkü bu yerler sadece kahve içme mekânı değil, aynı zamanda aidiyet ve imaj alanı. Kahve gelene kadar telefonla poz veriliyor. Bir fincanla beş farklı açıdan fotoğraf çekiliyor.

Kültürler arasında da kahve ritüelleri farklı. Özellikle Amerika ile Türkiye arasında kahveye bakış neredeyse geceyle gündüz kadar farklı. Türkler için kahve bir araç değil, amaçtır. Kahve içmek için oturulur. Hatta oturmak için kahve bahanedir. “Bir kahve içer miyiz?” demek, aslında sohbet etmek demektir. Ama Amerikalılar için durum tamamen farklı. Amerikalılar için kahve çoğu zaman bir “uyandırıcı.” Sabah işe gitmeden önce, gözleri açılmadan alınan büyük bir kahve bardağı. Amerikalılar kahve içtikten sonra uyanıyor aslında.

Amerikalılar kahvelerini yolda içer. Elinde karton bardakla koşan insanları görmek mümkün. Türkiye’de kahve oturularak içilir. Sokakta yürürken Türk kahvesi içen birini göremezsin.