Haber, insanlığın kendi hikâyesine tuttuğu aynadır. Fakat son yıllarda bu ayna gereğinden fazla tozlanıp, bulanıklaştı. Öyle değil mi gerçekten? Yani onlarca başlık, yüzlerce içerik, milyonlarca kelime arasında insan kendi sesini duyabiliyor mu dersiniz? İşte “Benim gündemim nerede?” diye sorabilen bir okur, bu kalabalığın arasında boğulup kalmadan kendi sesini duyabiliyor mu sahiden?
İşte TGRT Haber, bu gürültüyü aşmak için yeni bir yol, yeni bir sayfa açtı habercilik alanında. Evet, yapay zekâ destekli kişiselleştirilmiş habercilikle karşınızdayız artık. Ama bu yalnızca teknik bir hamle değil; bu, insanı yeniden merkeze alan bir anlayışın başlangıcıdır bana göre... Artık okur, okurlarımız rastgele başlıkların arasında savrulmayacak; kendi gündeminin ışığında, kendi yolculuğuna rahatlıkla çıkabilecek. Okudukça daha çok anlaşılan, anlaşıldıkça daha çok bağ kuran bir habercilik anlayışını hizmete almış olduk.
Elbette yapay zekâ destekli bir haber sitesi yapmakla her şey tamama ermiyor. Bunun farkındayız. Yani tüm ekip söz konusu yeni teknolojinin tek başına hiçbir zaman bir kurtuluş olmadığının farkında. Eğer bir vizyonunuz yoksa, insanı merkeze almamış, mihenk taşı yapamamışsanız, en gelişmiş yapay zekâ bile bir algoritmadan başka bir şey değildir! İşte bizim farkımız da yönümüzü pusulasız bırakmamamızdır. Bu pusula her daim insandır, insanı kemale erdiren, ona mana veren meşhur merakı, hakikati arayış serüvenimiz devam edecek.
Bugün, hakikat yolculuğun henüz başındayız. Eksiklerimizi görüyoruz, geliştirilmesi gereken alanları da inkâr etmiyoruz. Yönümüz açık: Haberi çöplük olmaktan kurtarıp, yeniden insana dokunan bir hikâyeye dönüştürmekte son derece kararlıyız.
Her ne kadar bu yolculuk TGRT Haber’le başlamış olsa da burada kalmayacağından emin olabilirsiniz. İhlas Holding’in Dijital Varlıklar çatısı altındaki bir diğer güçlü markamız olan Türkiye Gazetesi için de hazırlıklarımızı yaptık onu da inşallah en kısa sürede yapay zekâ ile kişiselleştireceğiz. İnanıyoruz ki haberciliğin geleceği, tek tip başlıklar arasında kaybolan kalabalıkta değil, okurun kendi dünyasında saklı olan bağıntılarıdır. Öyle ya herkesin kendine ait bir gündemi var. Bize göre habercilik de bu gündemlere kulak verirse gerçek anlamını kendi kendine bulacaktır diye düşünüyoruz.
Bugün attığımız adım, yalnızca bir yenilik değil; yarının haberciliğinin de habercisidir. Türkiye’nin medya ufku, artık daha kişisel, daha derin, daha insana yakın bir yere doğru yol almalı.
Biz bugün haber çöplüğünden çıkışın ve insana dokunan yeni haberciliğin yolculuğuna sizlerle birlikte başlamış olduk.
Haftaya Cuma tekrar görüşmek üzere, kalın sağlıcakla…