Yıkılmadan Yürümek

GİRİŞ:
2025-06-06
saat ikonu 10:50
|
GÜNCELLEME:
2025-06-06
saat ikonu 10:50

Darılma yok; dayanma var. Bu cümleyi yıllar önce zihnime kazıdım. Ne zaman hayat sertleşse, insanlar kırıcılaşsa, teknoloji hızla önümüze engeller yığsa, dönüp bu cümleye sarılırım. Çünkü insan, her çağda ama özellikle bu dijital çağda, düşmemek için direnmeyi öğrenmek zorunda.


Dijital dünyanın yolları artık asfalt değil, buz kaplı. Her an bir haberle devrilebiliyor, bir görselle hedefe dönüşebiliyoruz. Algoritmalar duygularımızı emiyor, daha fazla etkileşim için öfkemizi kaşıyor. Bizden istenen şey aklı kaybetmemiz, iradeyi teslim etmemiz. Oysa bugün en çok ihtiyacımız olan şey, soğukkanlılık. Duyguların değil, düşüncenin hâkim olduğu bir yaklaşım. Dijital hukuk bu nedenle bir ihtiyaçtan çok bir zaruret artık. Etik kurallar sadece platformlara değil, bireylerin vicdanına da yerleşmeli.


Yapay zekâ, hem nimet hem tehdit. Bir yandan hastalıkları teşhis ediyor, diğer yandan mahremiyetimizi sorgusuzca delip geçiyor. Birileri bu teknolojiyi kullanarak hayatı kolaylaştırmaya çalışırken, başkaları aynı gücü yıkım için kullanıyor. Yani mesele teknoloji değil, onu tutan el.


Bugün artık sadece içerik tüketicisi değil, içerik üreticisi de olabiliyoruz. Her birey, bir medya kanalı kadar etkili hâle geldi. Yazdığımız bir yorum, çektiğimiz bir video, hazırladığımız bir içerik yüz binlere ulaşabiliyor. Bu güçle beraber sorumluluk da büyüyor. Ürettiğimiz şey sadece eğlenceli mi, yoksa aynı zamanda faydalı mı? Doğru bilgi mi, yoksa yalnızca dikkat çekmek için üretilmiş bir yanılsama mı? Yeni çağın en büyük ihtiyacı; bilgiyle donanmış, değerle yön bulan üreticiler. Çünkü dijital çöplüklerde yolunu arayan nice zihin, bir dürüst cümleyle kurtulabilir.


Zaman elimizden kayıyor. Gençlik, enerji, fırsatlar... Hepsi ekran ışığına gömülüyor. Ama hâlâ bir yol var: Kalp, dava ve vicdan üçlüsünü pusula yaparsak, bu çağın karanlık virajlarını dönebiliriz.


Gün vefa günüdür. Kutsî sorumlulukları olan herkes; dijital çağda da doğruluğu, hakkı, sabrı ve şükrü savunmalı. İnanıyorum ki, aklı ve iradeyi inançla harmanlayan her birey, bu çağın Fatih’i olabilir…


Kurban Bayramı vesilesiyle; kesilen kurbanların, kırılan kalpleri onardığı, küskünlerin barıştığı, infakın ve paylaşmanın hayata karıştığı bir bayram olmasını diliyorum. Gönüller bir olsun. Bayramınız mübarek olsun.

Sağlıcakla kalın.