Politika

Bakan Fidan'dan PKK/YPG'ye mutabakat uyarısı: İnşallah tekrar savaşmayız

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail'in Suriye'deki faaliyetleri ile terör örgütü SDG'nin isteksizliği arasında bağlantı olduğunu söyleyerek "Bu YPG'nin tek başına aldığı bir karar değil" ifadelerini kullandı. YPG'nin Suriye yönetimi ile imzaladığı mutabakata uyması uyarısında bulunan Bakan Fidan, "Umarım bir çatışma olmaz. İnşallah YPG/PKK kendine düşen sorumluluğu yapar, tekrar bir savaş görmeyiz" dedi. Fidan, Türkiye'nin Gazze'ye asker gönderip göndermeyeceğine ilişkin de açıklama yaptı.

Bakan Fidan'dan PKK/YPG'ye mutabakat uyarısı: İnşallah tekrar savaşmayız
KAYNAK:
AA
|
GİRİŞ:
12.12.2025
saat ikonu 06:34
|
GÜNCELLEME:
12.12.2025
saat ikonu 06:34

Dışişleri Bakanı Hakan , Katar merkezli Al Jazeera Arapça televizyon kanalına gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.

barış sürecinde gelinen aşamaya kolay gelinmediğini belirten Fidan, "Arkasında çok büyük emek var, çalışma var, çaba var. Aslında büyük bir üzüntü var. Sadece İslam dünyasının, Arap dünyasının değil, bütün insanlığın. Bu sivillerin, masumların, kadınların, çocukların, herkesin gözü önünde 2 yıl boyunca öldürülmesi, 70 bin kişinin şehit olması, on binlerce kişinin yaralanması, kaybolması tabii ki insanlık vicdanında çok ciddi bir yara bırakıyor." ifadesini kullandı.

TÜRKİYE GAZZE'YE ASKER GÖNDERECEK Mİ?

Uluslararası İstikrar Gücü'ne yönelik Fidan, "Cumhurbaşkanımızın (Recep Tayyip Erdoğan) siyasi iradesiyle Filistin meselesinin çözümünde, barışın sağlanmasında her türlü sorumluluğu almaya hazır. Bölgedeki kardeşlerimizle, uluslararası paydaşlarla bu meselede her türlü sorumluluğu üstlenmeye hazırız. Bu konuda asker göndermek gerekiyorsa barış için onu da göndermeye varız." diye konuştu.

Fidan, Güvenlik Konseyi kararlarının bölgedeki bazı aktörlerin görüşünün alınması konusunda bir şart ileri sürdüğünü ifade ederek, "Burada tabii Filistin tarafı var, tarafı var. Savaşın iki muhatabı olan taraf. Orada tabii İsraillilerin de bu noktada belirli bir mutabakat göstermesi lazım. Burada bu mutabakat ortaya çıkar mı çıkmaz mı bakıyoruz." dedi.

"İSRAİL TEK BAŞINA SÖZ SAHİBİ DEĞİL"

Fidan, İsrail'in, Türkiye'nin Uluslararası İstikrar Gücü'nde yer almasını istemediğini belirterek, "Burada tabii İsrail tek başına bu planda söz sahibi değil. Amerika ve diğer bölge ülkeleri ve şartlar ne gösterir onu bilemiyoruz. Bizim buradaki duruşumuz belli, net. Diğer güç gönderecek ülkelerin duruşu da belli. İsrail'le de belli bir müzakere noktasına Amerikalılar ulaşırsa bizim için ne ala. Ulaşmazlarsa kendilerinin bileceği bir iş." ifadelerini kullandı.

"DAHA BÜYÜK KAOS GETİRİR"

Fidan, İsrail yayılmacılığının 'ye olan etkisine değinerek, "Bu kabul edilemez bir durum ama İsrail tıpkı Filistin meselesinde, Gazze Barış Planı'nda, Gazze'deki soykırımda olduğu gibi. Bütün dünyanın görüşü ve durduğu yer bir yana, İsrail bir yana. Yani İsrail, bu noktada dünyanın bütün milletlerinin düşüncesinin, talebinin tersine davranmakta bir beis görmüyor." diye konuştu.

Fidan, İsrail'in Suriye'deki yayılmacılığının, İsrail'e ve İsrail halkına getireceği bir fayda olmadığını vurgulayarak, "Bölgeye daha büyük bir kaos ve karmaşa getiriyor. Bu konuyu da Amerikalılarla yakından görüşüyoruz. Suriye yönetiminin, İsrail'le devam eden görüşmeleri var. Umarım İsrail, bu konuda artık frene basar ve bölgesel yayılmacılığın İsrail'in lehine olmadığını, daha büyük kargaşa ve kaosa hizmet edeceğini kendileri de görürler." ifadelerini kullandı.

"ULUSLARARASI ANLAŞMALARA SADIK KALIN"

Suriye ile İsrail arasında güvenlik anlaşması olup olmadığına ilişkin söylemlere ve Suriye'nin bu konudaki seçeneklerine dair Fidan, şunları kaydetti:

"Bunun barış yoluyla çözülmesi lazım. Uluslararası toplumun, Birleşmiş Milletlerin tanıdığı sınırlar ortada. Kimse, kimsenin sınırına mütecaviz olmamalı. İsrail'in Birleşmiş Milletler tarafından tanınan sınırı belli, Suriye'nin belli. Bunun ötesine geçtiğiniz zaman, sırf elinizde güç var, benim arkamda da destek var, ben bununla yaparım dediğiniz zaman şimdilik size tarih bir fırsat sunar. Ama yarın bir gün güç başkasının eline geldiği zaman, aynı mukabele size yapılır. Kimse sizin sınırınızı tanımaz bu sefer. Onun için vakit varken gelin, uluslararası sistemin ortaya koyduğu anlaşmalara sadık kalın."

Fidan, eğer İsrail kendisine Suriye'den tehdit olduğunu düşünüyorsa, bölge ülkelerinin bir araya gelerek bunu görüşebileceğini belirterek "Ama şu anda Suriye yönetiminin İsrail için bir tehdit olduğuna ilişkin bir emare, bir veri kimsede yok. İsrail'in tehdit olarak gördüğü konularla da Suriye yönetiminin uğraşmadığına ilişkin bir veri de yok. Biz burada aslında bir ön alıcı tavrın, bir yayılmacılığın, maksimalist bir tavrın olduğunu görüyoruz açıkçası." ifadelerini kullandı.

"YPG'NİN TEK BAŞINA ALDIĞI BİR KARAR DEĞİL"

Suriye'de SDG adını kullanan terör örgütü PKK/YPG ile Suriye hükümeti arasında varılan 10 Mart mutabakatına ve henüz bu anlaşmanın uygulanmamasına ilişkin Fidan, "Burada tabii İsrail'in Suriye'deki hareketliliği ile 'Kasad'ın (SDG) açıkçası isteksizliği arasında bir ilişki var, bir orantı var. Bunu artık söylemek gerekiyor. Bu YPG'nin tek başına aldığı bir karar değil." dedi.

Fidan, Suriye hükümetiyle meselenin çözülmesi yolunda 10 Mart'ta bir mutabakat imzalandığını ve o dönemde her şeyin iyi olduğunu hatırlatarak, "Amerikalılar, biz, Suriyeliler yani herkes memnundu. Bu yolda gidilecekti. Ama şimdi daha farklı işaretler ve sinyaller aldığı için İsrail'den, YPG'nin gerekli adımları atmaktan imtina ettiğini görüyoruz." diye konuştu.

Şam yönetimi ile PKK/YPG arasındaki sorunların diyalog yoluyla çözülmesini umduğunu dile getiren Fidan, "Suriye Kürtleri de rahat eder, Araplar da rahat eder, herkes rahat eder. Yani görmek istediğimiz tablo bizim bu huzur ve barış sınırlarımızın ötesinde, Suriye halkı için. Ama bölge dışı aktörlerin oyunlarına gelerek onlardan birtakım işaretlerle politika belirlemek de iyi bir şey değil." ifadelerini kullandı.

"İNŞALLAH TEKRAR SAVAŞ GÖRMEYİZ"

Fidan, "SDG" ile İsrail arasında bir eşgüdüm olup olmadığına ilişkin soruya, "Tabii, yani İsrail, Suriye ile belli bir anlaşma zeminine geldiği gün YPG'nin de geleceğini göreceksiniz." şeklinde yanıt verdi.

"SDG" ile Suriye hükümeti arasında bir anlaşma sağlanamadığı takdirde olasılıklara ilişkin Fidan, "Umarım bir çatışma olmaz. Dediğim gibi yani çatışma kimsenin faydasına değil. Sivil halk ondan mustarip oluyor. İnşallah olmaz, inşallah YPG/PKK kendine düşen sorumluluğu yapar. Şu anda ortada bir plan var, silahlı unsurların tek çatı altında toplanması, ulusal ordu altında toplanmasına yönelik. İnşallah bu noktada mesafe kat edilir. İnşallah tekrar bir savaş görmeyiz." dedi.

SURİYE'DE "TÜRKİYE-İSRAİL YARIŞI" İDDİASI

Fidan, Suriye sahasında Türkiye ile İsrail arasında bir "yarış" olduğuna yönelik iddialara ilişkin, şunları söyledi:

"Bu tabii biz bunu bu şekilde açıkçası düşünmüyoruz, görüşmüyoruz. Suriye sahasında yarış yapılacaksa, bizim kültürümüzde, inancımızda İslam'da bir sünnet var biliyorsunuz, bizim yarışımız hayırda olmalı. Suriye'nin güvenliğine, birliğine, bütünlüğüne kim daha fazla yardımcı olacak, işgale, bölmeye, öldürmeye, bombalamaya değil. Bunda yardımcı olacak. Biz kendimizi İsrail'le bu konuda aynı çabada, aynı ligde, aynı konumda görmüyoruz açıkçası. Yani bir emperyal yayılmacılık peşinde olanla bir iş birliği, destek içerisinde olan, bu önemli."

Fidan, ikinci olarak Suriye halkının kimi istediğinin, İsrail'i mi Türkiye'yi mi sevdiğinin önemli olduğuna ve bunun Suriye halkına sorulması gerektiğine işaret ederek "Suriye halkı Türkiye'yi niye seviyor? Biz ekmeğimizi, aşımızı, ilacımızı paylaştık ve paylaşmaya da devam edeceğiz. Çünkü biz biliyoruz ki, Allah korusun aynı şey bizim başımıza gelirse Suriyeli kardeşlerimiz de bize yapacaklardı aynı desteği." diye konuştu.

ETİKETLER
#Türkiye
#gazze
#İsrail
#suriye
#bm
#fidan
#Araplar
#Politika
YorumYORUM YAZ
Uyarı
Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.