Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
ABD Hava Kuvvetleri, 1950’lerden bu yana görev yapan B-52 Stratofortress bombardıman uçaklarını 2050’ye kadar envanterde tutmak için kapsamlı bir modernizasyon sürecine giriyor. Bu sürecin en dikkat çekici adımı ise tamamen yeni nesil bir radar sistemi.
Soğuk Savaş yıllarında nükleer caydırıcılığın temel unsurlarından biri olarak geliştirilen B-52 Stratofortress, aradan geçen on yıllara rağmen ABD Hava Kuvvetleri’nin en önemli stratejik platformları arasında yer alıyor. İlk kez 1950’lerde hizmete giren uçak, bugüne kadar nükleer görevlerden konvansiyonel bombardımana kadar çok farklı rollerde kullanıldı.
Zaman içinde sayısız modernizasyondan geçen B-52’lerin en zayıf halkalarından biri ise uzun süredir radar sistemiydi. Açıkçası, bugünün savaş ortamı düşünüldüğünde bu eksiklik artık görmezden gelinemeyecek noktaya gelmişti.
ABD Hava Kuvvetleri, bu sorunu çözmek için B-52 filosunu AN/APQ-188 adı verilen yeni nesil bir radar sistemiyle donatma kararı aldı. Aktif elektronik taramalı dizi (AESA) teknolojisine sahip bu radar, modern savaş uçakları için artık bir standart kabul ediliyor.
F/A-18 ve F-15 gibi platformlarda kendini kanıtlamış bir avcı uçağı radarından türetilen sistem, B-52’nin önümüzdeki on yıllarda da etkin bir şekilde görev yapabilmesi için kilit bir adım olarak görülüyor.
Mevcut B-52’lerde kullanılan AN/APQ-166 radar sistemi, mekanik yapıda ve dönen parçalara sahip eski bir tasarıma dayanıyor. Bu da hem arıza riskini artırıyor hem de modern elektronik karıştırma sistemlerine karşı uçağı savunmasız bırakıyor.
Üstelik yüksek çözünürlüklü yer görüntüleme ve ağ merkezli harp gibi günümüzün vazgeçilmez ihtiyaçları karşısında bu radarın kapasitesi artık oldukça sınırlı. Soğuk Savaş için yeterli olan bu teknoloji, bugünün muharebe sahasında açıkça geride kalmış durumda.
AESA radarlar, yüzlerce hatta binlerce küçük gönderici ve alıcı modülden oluşuyor. Radar ışını elektronik olarak yönlendirildiği için daha uzun menzil, daha net görüntü ve çok daha hızlı tepki süresi sağlanıyor.
En önemlisi, bu sistemler aynı anda birden fazla görevi yerine getirebiliyor. Hedef tespiti, takibi, elektronik harp ve haberleşme desteği paralel şekilde yürütülebiliyor. Elektronik karıştırmaya karşı yüksek dayanıklılık ise B-52 gibi büyük ve nispeten savunmasız platformlar için hayati bir avantaj sunuyor.
AN/APQ-188 radarının devreye girmesiyle birlikte B-52’lerin hedefleme kabiliyeti ve yer görüntüleme performansı ciddi biçimde iyileşecek. Uzun menzilli silahların daha hassas yönlendirilmesi, hedeflerin daha net takip edilmesi ve genel durumsal farkındalığın artması bu modernizasyonun doğrudan sonuçları arasında yer alıyor.
Buna ek olarak, uçağın öz savunma yetenekleri de güçlenecek. Yani B-52’ler, yoğun elektronik harp ortamlarında görev yaparken artık çok daha dayanıklı olacak.
Aslında B-52’lerin radarının bu kadar geç yenilenmesinin ardında uçağın kendine özgü yapısal zorlukları bulunuyor. Burun konisinin tasarımı, radarın aşağıya açılı yerleştirilmesini zorunlu kılıyor ve bu durum modern sistemlerin entegrasyonunu oldukça karmaşık hale getiriyor.
Ancak yeni radar, kapsamlı modernizasyon paketinin yalnızca bir parçası. Önümüzdeki yıllarda B-52’lerin Rolls-Royce F-130 motorlarıyla yeniden motorlandırılması, yeni görev bilgisayarları, modern ekranlar ve dokunmatik kontrol panelleriyle donatılması da planlanıyor. Uçaklar ayrıca güncellenmiş elektronik harp sistemleri ve gelişmiş haberleşme yeteneklerine kavuşacak.