Dünya genelinde etkili olan küresel ısınma arıları da vurdu. Mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklık nedeniyle arıların kış uykusuna yatması gecikti. Arılarda zayıflama ve kovan kaybıyla kalan arıcılar, ekolojik dengenin de tehlike altına olduğuna dikkat çekti.
Küresel isinma canli yasamini olumsuz etkilemeye devam ediyor. Ekosistemin en önemli canlilarindan olan arilan, küresel isinmadan dolayi kis uykusuna geçemedi. Yaklasik 2 aydir devam eden gecikme nedeniyle tehlikenin kapida olduguna dikkat çeken uzmanlar, aricilik sektörü ile beraber tüm canlilarin da olumsuz etkilenecegini belirtti.
Elazig Ari Yetistiricileri Birligi Baskani Kimyager Firat Canbay, bölgede arilarin en az 3 ay civarinda salkimda olmasi gerektigini söylerken, en önemli olumsuzluklardan birinin kovan kaybiyla karsi karsiya kalinmasi oldugunu dile getirdi. Ariciligin devam edebilmesi için en önemli argümanlarindan bir tanesinin iklimin normal sartlarda seyretmesi oldugunu aktaran Baskan Canbay söyle konustu:
“O bölgeye ait meteorolojik hafiza var olmali. Su anda ocak ayinin sonundayiz. Halen bölgemizdeki arilar, mevsimin sicak gitmesi, iklim kosullarinin olumsuz gelismesinden kaynakli, kis salkimi dedigimiz kis uykusuna geçmedi. Bundan dolayi arilar da olumsuz olarak etkileniyor. Aricilikta arilarin tedarikinde bir problem çiktigi zaman bölgedeki arilarda yaslanma olayi gelisir ve bahara çikmada sikintilarla karsi karsiya kaliriz. Bu sikintilar bize baharda olumsuz olarak yansiyacaktir.
En önemli olumsuzluklardan bir tanesi bölgedeki aricilarimizin kovan kaybiyla karsi karsiya kalmasidir. Çünkü su anda kis salkimina geçmeyen arilarimizda bal sarfiyati söz konusudur. Dogaya baktigimiz zaman su anda polen ve nektar akimina uygun degil. Geldigimiz noktada bu olumsuz gelismeler arilarimizin kis salkimina geçmemesine sebep oldu."
Kis mevsiminin son bir ayina girmek üzere olduklarini hatirlatan Baskan Firat Canbay, "Son bir ayda arilarin salkima düsmesi olumsuzluklarla karsilayamayacagiz anlamina gelmiyor. Bu bölgede arilarin en az 3 ay civarinda salkimda olmasi gerekmekteydi. Ocak ayi sonu itibariyla salkima düsmemis. Bunun olumsuzluklarini aricilarimiz son baharin çikisinda yasamis olacak" dedi.
Aricilik sektöründe sicaklik degiskenleri önemine vurgu yapan Firat Canbay, "Özellikle bu bölgede kis mevsimi dedigimiz 3 ay içerisindeki sicakliklarin 10 derece altinda seyretmesi aricilik için önemlidir. 10 derecenin üzerine çiktigi zaman ari kolonisi kis uykusuna yatmadigindan dolayi, koloni içerisinde bir bal sarfiyati söz konusu olur. Ari için ayrilan tedarik edilen balin ötesinde bir bal tüketimi oldugu zaman ari kolonisi açlik ile karsi karsiya kalir. Ayni zaman hava sicakligindan dolayi kovan içerisinde yavru tedariki söz konusu olmadigindan dolayi bahara çikan arilarda zayiflama veya kovan ölümleri ile karsi karsiya kaliyoruz" ifadelerine yer verildi.
Son 3 yilin verimsiz geçtigini vurgulayan Canbay, “Elazig bölgesi 12 kilogram bir rekolteye sahipken son 3 yildaki meteorolojik hafizanin degismesi, iklim degisikliginin sektöre sirayet etmesinden dolayi 5 kilograma kadar düstü. Bu olumsuzluklar arida strese, verimde düsüklüge sebep oluyor. Eger böyle devam ederse önümüzdeki yillarda bu düsük verim ile karsi karsiya kalacagiz. Bu sadece aracilik sektörü için degil, ekolojik dengedeki olumsuz yansimalar diger canli hayati için de önemlidir. Dogada uyanma noktasinda olan bitkilerle karsi karsiyayiz. Bu süreçten sonra eksilere düsen sicaklikla bitkiler varliklarini korumayacaktir. Bu da baharda verim düsüklügüne sebep olacaktir” diye konustu.
Küresel isinmanin yol açtigi iklim degisikliginin dünya genelinde etkisini gösterdigini kaydeden Canbay, sözlerine söyle devam etti:
“Dünya özeline baktigimiz zaman bu olumsuz gelismeler yine dünyadaki birçok olumsuzlarda öncülük etmektedir. Sektörel bazda baktigimizda aricilikta en önemli faktörlerden bir tanesi dogada tüm mevsimlerin yasanmasiyla ilgilidir. Geldigimiz noktada bu olumsuzluklar, aricilik sektörünü ve diger canli yasamini tamamen olumuz etkileyecektir.
Aricilik sektörüne Tarim Bakanligi üzerinden bir takim destekler vardi. Geldigimiz noktada bu desteklerle bu olumsuz gelismeleri bertaraf etmemiz söz konusu degil. Özellikle Tarim Bakanliginin iklim degisikligi üzerinde aricilikta sürdürülebilirlik noktasinda farkli desteklerle öne çikmasi lazim. Bu desteklerle öne çiktigi zaman en azindan sektörün bu tür olumsuzlara karsi mukavemet gücü artar."