Ankara'nın Altındağ ilçesinde 23 Nisan’da yaşanan olayda; Talatpaşa Bulvarı üzerinde görevli polis memuru, Cumhuriyet Caddesi’nin trafiğe kapalı olması nedeniyle CHP Milletvekili Adnan Beker’e ait aracı durdurdu. Milletvekili Beker ile sürücü İrfan Aşılıoğlu araçtan indi. Beker polislerle konuştuğu sırada Aşılıoğlu yeniden direksiyona geçerek aracı hareket ettirdi. O esnada aracın önünde bulunan polis memuru sürücüyü durdurmak istedi. Ancak Aşılıoğlu aracı polisin üzerine doğru sürdükten kısa bir süre sonra durdu. Hastaneden rapor alan polis memurunun şikayeti üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı şoför hakkında soruşturma başlattı.
Ankara 27. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya sanık İrfan Aşılıoğlu ile avukatları katıldı. Hakim sanık Aşılıoğlu'na savunma yapması için söz verdi. Aşılıoğlu olay günü mitinge gitmek için yola çıktıklarını söyleyerek, "Seyrimiz sırasında, içinde milletvekili olduğunu görmeleri üzerine iki farklı kontrol noktasından izin verilerek geçtik. Olayın olduğu yere geldiğimizde yeniden bir polis noktası vardı. Daha önce de olduğu gibi miting alanına gitmek istediğimizi belirttik. Daha önceden gelen başka milletvekillerine ait olduğunu düşündüğüm araçlar, gitmek istediğimiz istikamette ileride olacak şekilde park halindeydiler. Ben de oraya gidip park edecektim, ancak oradaki müşteki polis memuru izin vermedi. Komiseriyle görüştük. Komiser, aracı iç tarafa park edip yürümemizi söyledi. Bunun üzerine aracı sola manevra yaparak komiserin gösterdiği yere park etmek üzere hamle yaptığım sırada, polis bir anda yola atladı ve oraya park etmeme de izin vermeyeceğini söyledi. Komiserin izin verdiğini söylememize rağmen kabul etmedi. Telsizin yere düştüğünü sonradan öğrendim. Onu alabilmesi için de araçla geri manevra yaptım" dedi.
Sanık savunmasının ardından olay esnasında görevli polis memuru tanık Ö.Ş.'ye söz verildi. Ö.Ş., olay gününe ilişkin, "Ben, olay tarihinde 23 Nisan olması nedeniyle bir gün öncesinde yapılan görevlendirme kapsamında, şoförüm olan polis memuru Ayhan A. ile birlikte alanın GAR girişinden sorumlu olarak görevliydim. Bu alana kesinlikle araç girişi olmayacağına dair talimat vardı. Görev esnasında, bariyerlerle çevrili olan alandaki bariyerlerin birileri tarafından kaldırılmaya çalışıldığını gördük ve hemen oraya geçtik. İçinde milletvekilimizin bulunduğu araç oradaydı. Daha önceki noktadan araçla geçtiklerini görmüştüm. Ben, milletvekilime bize verilen talimatı ileterek araç geçişine izin veremeyeceğimizi bildirdim. Israrcı olunması üzerine, telsizle üstlerimden tekrar talimat aldım. Bana, yine geçişe izin verilmeyeceği yönünde talimat verildi. Bunu da kendilerine ilettim. Bunun üzerine şoför aracı sürmeye başladı. Benim sürücüm olan müşteki de aracın önüne geçti. Şoför, müştekiyi iki üç metre sürükledi. Müşteki de aracın önünden çekilmedi, şoför de fren yapmadı. Müştekide küçük bir yaralanma oldu. Görev bittikten sonra hastaneye giderek rapor aldık" dedi.
Beyanların ardından hakim, eksik hususların tamamlanmasına hükmederek sonraki duruşmayı 18 Kasım’a erteledi. Öte yandan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın olaya ilişkin hazırladığı iddianamede Aşılıoğlu hakkında, 'görevi yaptırmamak için direnme' suçundan 3 yıla kadar hapsi istendi.