Muş'un Hasköy ilçesinde hayvan sahipleri ve çobanların sıcak havadan bunalan mandaları Karasu Nehri'nde serinletmeye çalışması ilginç görüntüler oluşturuyor. 7 bin 200 manda varlığıyla Türkiye'de yedinci sırada bulunan Muş'ta hayvan sahipleri, ürettikleri süt, yoğurt, peynir, tereyağı ve kaymak ile kentin ekonomisine katkı sağlıyor.
Gün boyunca Muş Ovası ve meralarda otlatılan hayvanlar, sıcaklığın arttığı saatlerde çobanlar ve hayvan sahipleri tarafından Karasu Nehri'ne getiriliyor.
Süt verimini artırmak ve hastalıklardan korunmaları için yaklaşık 4 saat suda bekletilerek serinlemeleri sağlanan hayvanlar, daha sonra tekrar otlaklara götürülüyor.
Muş Manda Birliği Başkanı Yüksel Erkul, hayvancılıkta önemli bir yere sahip olan kentte 7 bin 200 mandanın olduğunu söyledi.
Sulak alanların çok olduğu Muş Ovası'nın manda yetiştiriciliğine uygun olduğunu belirten Erkul, şunları kaydetti:
"Manda yetiştiriciliği ilin ekonomisine önemli katkı sağlıyor. Havaların ısınmasıyla mandaların mera ve yayla dönemi başladı. Mandalarımızı yaklaşık 5-6 ay ahırlarda besledik.
Şimdi ise çobanlarımız tarafından mera ve yaylalarda otlatılıyor. Hayvanlar özellikle sulak alanlarda yetişiyor. Mandaların günde mutlaka iki kez suya girmeleri gerekiyor. Yazın su çok önemli. Mandaların suya girmesi hem verimi hem de kaliteyi arttırır. Mandaların derisi ince olduğu için güneşe dayanmıyor. Mandanın eti, sütü ve yoğurdu ekonomimize katkı sağlıyor."
Karakütük köyünde manda yetiştiriciliği yapan Mehmet Emin Özdemir ise "Yazın süt verimini artırmak amacıyla hayvanları Karasu Nehri'ne getiriyoruz. Mandalar suyu çok seviyor. Günde ortalama 4 saat suda kalıyorlar. Bazen sudan çıkmak istemiyorlar. Hayvanların suya girmesi süt verimini artırıyor. Nehirde temizleniyorlar ve hastalıklardan korunuyorlar. Manda sütü ve yoğurdu çok sağlıklı. Bölgemizde manda yoğurdu çok tercih ediliyor." diye konuştu.