Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Uluslararası bir ekibin Birleşmiş Milletler COP30 İklim Değişikliği Konferansı öncesinde yayınladığı rapora göre, sıcak su mercan resifleri küresel iklim değişikliği nedeniyle geri dönülemez bir noktayı geçti. Resiflerin kaybı, aşılan ilk büyük iklim kırılma noktası olarak kayıtlara girdi.
Kırılma noktaları; küresel buz kaybını, Amazon yağmur ormanlarının yok oluşunu ve hayati okyanus akıntılarının olası çöküşünü içeriyor. Uzmanlara göre, bir kez aşıldıklarında kendi kendini idame ettiren ve geri döndürülemez değişimleri tetikleyerek yeni ve öngörülemeyen iklim koşullarına yol açıyorlar.
Exeter Üniversitesi Küresel Sistemler Enstitüsü'nden Steve Smith, bir basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Smith, "Artık ilk büyük iklim kırılma noktasını aştığımızı söyleyebiliriz" ifadesini kullandı.
Smith, diğer yandan pozitif bir kırılma noktasının da aşıldığını ekledi. Enerji sistemlerindeki olumlu değişimlere yani güneş ve rüzgar enerjisi teknolojilerinin olgunlaşmasına da dikkat çekildi.
Global Tipping Points Report 2025 adlı rapor, dünyanın yeni bir gerçeğe girdiğini vurguluyor. Küresel sıcaklıkların, 2015 Paris İklim Anlaşması'nın belirlediği 1,5°C hedefini kaçınılmaz olarak aşacağını belirtiyor.
Sıcak su mercanları, deniz yaşamının dörtte birini destekleyen zengin ekosistemler olarak biliniyor. Bir milyardan fazla insana yiyecek ve gelir sağlıyorlar. Artan deniz sıcaklıklarının toplu ölümlere neden olduğu beyazlama olayları nedeniyle yıllardır büyük kayıplar yaşıyorlardı.
Ancak 2023'ün şiddetli deniz ısı dalgaları özellikle yıkıcı oldu ve mercanlar termal eşiklerine ulaştı. Rapor, mercanların neredeyse kesin olarak yaygın ölümlere doğru bir yola girdiğini sonucuna vardı. Önleyici eylemlerin bile sadece kaybın boyutunu hafifletebileceği belirtildi.
Smith, "Deniz ısı dalgası, dünyadaki sıcak su mercan resiflerinin yüzde 80'ini vurdu" dedi. Smith'e göre, mercanların tepkisi, kırılma noktalarından artık bir "gelecek riski" olarak bahsedilemeyeceğini doğruluyor. Mercanların yaygın ölümü, balıkçılık, turizm ve kıyı koruması için resiflere bağımlı olan yüz milyonlarca insanı etkiliyor.