Malta'nın başkenti Valletta'da Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) 31. Bakanlar Konseyi Toplantısı düzenlendi. Toplantıda Rusya Dışişleri Bakanı Sergey LAvrov konuşmadan önce Ukrayna, Polonya, Çekya gibi birçok ülkenin bakanları salonu terk etti.
Malta'nın başkenti Valetta'da AGİT 31. Bakanlar Konseyi Toplantısında Rusya krizi yaşandı. Rusya'nın toplantıya katılımını 'tehdit' olarak yorumlayan bazı bakanlar Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un konuşmasından önce salonu terk etti. Bu bakanlara öncülük eden ise Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha, Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski, Çekya Dışişleri Bakanı Jan Lipavsky oldu. Ayrıca bazı yetkililer de salonda durmak istemedi ve çıktı.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Sybiha toplantıda yaptığı konuşmada, Ukrayna'daki vahşete dikkat çekerek, katledilen sivillere, kaçırılan çocuklara, esirlere ve savaş suçlarına dikkat çekti. Sybiha, şu ifadeleri kullandı:
"İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa bu ölçekte vahşet, sivillerin katledilmesi, çocukların kaçırılması, savaş esirlerinin infaz edilmesi ve diğer korkunç suçlar görmedi. Moskova tüm bunları sözde 'meşru güvenlik endişeleri' ile meşrulaştırmaya çalışıyor. Ancak benim ülkemin var olma hakkı Rusya'nın meşru güvenlik endişesi değildir.''
''Benim ülkemin kendi geleceğine dair tercihi, Rusya'nın meşru güvenlik endişesi değildir. Aslında Rusya'nın kendisi dünyanın en büyük güvenlik endişesidir. Yüzlerce yıldır. Ruslar barış istediklerini söylediklerinde yalan söylüyor. Gerçekte yaptıkları şeyden dikkati uzaklaştırmak için müzakerelerden bahsediyorlar. Sözlerine değil, eylemlerine bakın.Gerçekte Rusya, savaşı genişletmeye devam ediyor.''
Rusya'nın sivilleri sürekli füze ve insansız hava araçlarını kullandığı saldırılarıyla terörize ettiğini, enerji altyapısına yönelik sistematik saldırılar ve Zaporijya Nükleer Santrali'ni işgal ederek nükleer felakete yol açma girişimlerinde bulunduğunu belirten Sybiha, Rusya'nın İran ve Kuzey Kore'den sağlanan silahları kullandığını ve Kuzey Kore askerlerini cephe hattında konuşlandırdığını, ayrıca Ukrayna'ya orta menzilli balistik füze fırlattığını hatırlattı.
Sybiha, "Bu eylemler güçlü cevaplar gerektirir. Güç yoluyla barış. Yatıştırma değil. Saldırgan için savaşın maliyetini yükseltmeliyiz. Moskova'yı adil bir barışı kabul etmeye zorlamalıyız. Şantaj karşısında güç ve birlik göstermeliyiz. Şimdi ilkelerimizi sadece ilan etme değil, savunma zamanı" dedi.
Sybiha, ''Fişleme, ölüm listeleri, zorla Ruslaştırma ve asimilasyon'' adı altındaki barış anlaşmasını kabul etmeyeceklerini ifade etti:
"Ruslar barış derken katledilen Ukraynalı sivilleri, toplu mezarları ve yerle bir edilen şehirleri kastediyorlar. Rus ailelerine gönderilen ve Rus isimleri verilen Ukraynalı çocuklar. Fişleme, ölüm listeleri, zorla Ruslaştırma ve asimilasyon. Böyle bir barışı asla kabul etmeyeceğiz.''
Barış planımız Rusya'nın Ukrayna'dan çıkması ve bizi yalnız bırakması. Tamamen Helsinki Nihai Senedi'ne uygun olarak. Güç kullanımının yeni kurallar ve yeni sınırlar dikte ettiği bir etki alanları dünyası istiyorlar. Yalta-2 veya Minsk-3 olmayacak. Ukrayna bunun yerine adil bir barış kazanmak istiyor. Gelecek için şimdi harekete geçmeliyiz. Gri bölgeleri ortadan kaldırmalıyız, çünkü Rusya onları etki alanlarına dönüştürüyor. Bunun yerine Ukrayna konusunda Euro-Atlantik topluluğunun bir parçası olarak jeopolitik kesinliğe ihtiyacımız var.''
Sybiha, Rusya'nın en büyük tehdit olduğunu söylediği konuşmasına devam ederken İran ve Kuzey Kore işbirliğine de değindi:
"Rusya bir ortak değil, ortak güvenliğimiz için en büyük tehdittir. Rusya'nın AGİT'e katılımı Avrupa'daki iş birliğine bir tehdittir. Rusya, İran ve Kuzey Kore ile iş birliğini derinleştiriyor, Gürcistan, Moldova, Batı Balkanlar ve diğer ülkelere müdahale ediyor, Avrupa'ya karşı karma bir savaş yürütüyor. AGİT'te bölünmez güvenlikten bahsetmeye alışkınız. Ama ben bölünmez barıştan bahsetmeyi öneriyorum. Kapsamlı, adil ve kalıcı bir barışın yeniden sağlanması ve Rus tehdidine karşı güçlü bir caydırıcılık, barışın bu bölünmezliğine katkıda bulunacaktır. Barış formülü tam olarak bunu öneriyor. AGİT, barış formülünün uygulanmasında rol oynamalıdır. Adalet olmadan barış olmaz. Rusya, AGİT ilkelerini ve taahhütlerini ihlal ettiği sürece bu örgüt, Rusya'nın hesap verebilirliği için bir platform olmaya devam etmelidir.''
Sybiga konuşmasının sonunda Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'u işaret ederek, "Ukrayna var olma hakkı için mücadele etmeye devam ediyor. Bu masadaki Rus savaş suçlusu şunu bilmeli, Ukrayna bu hakkı kazanacak ve adalet yerini bulacak" dedi.