Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Yeni yıl yaklaştıkça 2026 yılında uygulanmaya başlayacak asgari ücret zammı merak ediliyor. Komisyon kararıyla belli olacak zam oranı sonrasında herkesin aldığı maaş değişecek. Ekonomist Filiz Eryılmaz, katıldığı bir televizyon programında asgari ücret zammı hakkında oldukça kritik açıklamalarda bulundu ve net rakam verdi. İşte detaylar...
Eryılmaz, "Büyük olasılıkla geçen seneyle aynı yöntem uygulanacak. Geçen sene, beklenen enflasyon baz alınarak asgari ücret belirlenmişti. Merkez Bankası'nın tahmin bandının üst sınırı yüzde 26’ydı; hedef yüzde 21 olsa da yüzde 26 üzerine yüzde 4 refah payı eklenerek yüzde 30’luk zam yapılmıştı.
O dönemde “Gerçekleşen enflasyonla beklenen enflasyonun ortalaması mı alınacak?” sorusu gündeme gelmişti ancak böyle bir uygulama olmadı. Eğer yapılsaydı zam yüzde 32,5 civarında zam olurdu ve üzerine refah payı eklenmesi gerekirdi" dedi.
Bu yıl da aynı senaryonun uygulanacağını beklediğini ifade eden Eryılmaz, "2026 yılı için Merkez Bankası’nın hedefi yüzde 16, üst bant ise yüzde 19. Muhtemelen yine bu üst bant baz alınacak ve üzerine yüzde 4–5 arası refah payı eklenecek. Bu nedenle beklenti yüzde 23 ile yüzde 25 arası bir artış yönünde" diyerek asgari ücret için zam oranı tahminini açıkladı.
Gelecek olan zam oranı hakkında bir hesaplama paylaşan Eryılmaz, "Yüzde 23 zam olursa net asgari ücret 27.187 liraya, yüzde 26 zam olursa 27.630 lira civarına denk geliyor. Özetle, bu yıl asgari ücrette yüzde 23–25 aralığında bir artış bekleniyor" dedi.
Eryılmaz, "Enflasyonla mücadelede toplumun tüm kesimlerinin eşit şekilde fedakârlık yapması gerekir. Reel sektörde maliyetler artıyor, ücret artışlarının sınırlı tutulması isteniyor, ancak fiyat belirlemede firmaların gerçekleşen enflasyonun bile çok üzerinde fiyatlama yaptığı görülüyor. Benzer şekilde, kamu tarafında da yönetilen-yönlendirilen fiyatlar beklenen enflasyona göre değil, gerçekleşene göre artırılıyor. Bu da dengesizliğe neden oluyor" diyerek piyasalar hakkında görüş bildirdi.
"Eğer tüm kesimlerin elini taşın altına koyduğu dengeli bir süreç işletilirse, hem enflasyonla mücadele daha etkili olur hem de toplumsal uzlaşı ve barış daha sağlam olur" diyen Eryılmaz, aksi halde en büyük yükün yine düşük gelirli ve dar gelirli kesimlerde kalacağı konusunda uyardı.