ABD Doları’nın küresel ticaretteki hakimiyetine karşı büyük bir meydan okuma başladı. ASEAN’dan BRICS’e, Avrupa’dan Afrika’ya kadar onlarca ülke doları terk ediyor, yerel para birimlerine yöneliyor.
Dünya ekonomisinde taşlar yerinden oynuyor. 70’ten fazla ülke, uluslararası ticarette ABD Doları’ndan uzaklaşmak için adımlar atıyor. Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) bu dönüşümün öncülerinden biri. Yerel para birimiyle ticaret anlaşmaları artarken, alternatif ödeme sistemleri de hızla devreye alınıyor. Avrupa'da ise Merkez Bankası yetkilileri, Fed'e olan bağımlılığı sorgulamaya başladı bile.
BRICS ülkeleri de doların küresel baskısını kırmak için ciddi bir çaba içinde. İran ve Rusya, artık aralarındaki tüm ticareti ruble ve riyal ile yapıyor. Çin ise yuan kullanımını küresel ölçekte yaygınlaştırmak için agresif bir politika izliyor. Brezilya, Çin ile yuan ve real üzerinden ticaret yapmaya başladı. Üstelik Çin, ASEAN ile kurduğu yeni hızlı finansman mekanizmasında da ilk kez yuan’ı devreye sokarak tarihi bir adıma imza attı.
Dolar bağımlılığı artık sadece gelişmekte olan ülkelerin değil, Avrupa’nın da gündeminde. Avrupa Merkez Bankası, piyasa krizlerinde dolara duyulan güvenin sorgulanması gerektiğini düşünüyor. Rabobank’tan Jane Foley’ye göre, Trump’ın uyguladığı korumacı politikalar bu süreci hızlandırıyor: “İronik ama, ABD’nin kendi politikaları dünyayı dolardan uzaklaştırıyor.”
Afrika ülkeleri de parasal egemenlik için ciddi adımlar atıyor. Tanzanya, yerel işlemlerde yabancı para kullanımını yasakladı. Gana, petrol alımlarını artık altınla ödüyor. Nijerya ise BRICS’e ortak oldu ve yerel para birimiyle ticarete açık olduğunu duyurdu. Öte yandan, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri de sınır ötesi işlemlerinin yüzde 85’ini dolar yerine kendi para birimleriyle yaparak dolarsızlaşmada öncü oldu.
Uzmanlara göre bu eğilim sadece politik bir tercih değil, aynı zamanda ekonomik bir zorunluluk. Moody’s’in ABD’nin kredi notunu düşürmesi, dolara olan güveni daha da zedeledi. Goldman Sachs ve Deutsche Bank gibi devler, doların değer kaybının sürebileceği uyarısında bulunuyor. Trump’ın vergi tasarısının ABD borcunu 5 trilyon dolar artırma ihtimali ise durumu iyice karmaşıklaştırıyor.