Ekonomi

Türkiye gıdada ABD pazarında şefler ve Youtuber'larla büyüyecek

Dünyada kişi başı gıda tüketiminin en yüksek olduğu ülke olan ABD, Türk gıda sektörünün en büyük hedefleri arasına girdi.

Türkiye gıdada ABD pazarında şefler ve Youtuber'larla büyüyecek
KAYNAK:
|
GİRİŞ:
01.07.2025
saat ikonu 12:09
|
GÜNCELLEME:
01.07.2025
saat ikonu 12:09

Miami'de düzenlenecek fuardan başlayarak şefleri, Youtuber'ları ve yeni pazarlama taktiklerini kullanarak Türk lezzetlerini bölgede aktif olarak tanıtacaklarını söyleyen İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı, aynı zamanda büyük marketlere girmek için de önemli çalışmalar yaptıklarını belirtti. Türkiye'nin ABD'ye gıda ihracatında önünde çok büyük fırsatların olduğunu kaydeden Taycı, "ABD'nin sadece şekerleme ve çikolata ithalatı 40 milyar dolar. Bizim ise dünya geneline toplam ihracatımız 3 milyar dolar. ABD'yi odağımıza olarak ilk etapta bu ihracatımızı iki katına, ardından da 10 milyar dolarlara ulaştırmayı hedefliyoruz." dedi.

İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı, ABD’nin en önemli gıda fuarları arasında yer alan ve 29 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında New York'ta düzenlenen Summer’25 Fancy Food Show Gıda Fuarı'na Türkiye'nin bu yıl, 14'ü İstanbul İhracatçılar Birliği Ur-Ge kapsamında olmak üzere yaklaşık 100 firma ile katılım sağladığını belirtti. ABD'de kişi başı gıda tüketiminin dünya ortalamasının dört katını aştığını ve bu anlamda sektör için çok önemli bir pazar olduğunu kaydeden Taycı, kendilerinin de özellikle fuarlar aracılığı ile bu bölgeye ihracatı artırmak için önemli çalışmalar yaptıklarını belirtti. İHBİR Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Şemsettin Memiş ile Kürşad Gülbahar da üye firma stantlarına ziyarette bulundu.

TÜRK LEZZETLERİNİ ÜNLÜ ŞEFLER VE YOUTUBERLAR ABD’YE DUYURACAK

İHBİR olarak ABD'de organizasyonunu üstlendikleri iki ayrı fuar olduğuna işaret eden Taycı, "Bunlardan bir tanesi Miami, diğeri Şikago Fuarı. Bu yıl Turquality kapsamındaki çalışmalarımızın başlangıcını da eylül ayında yapılacak olan Miami Fuarı olarak belirledik. Fuar döneminde Miami'nin önemli hareket geçiş noktaları olan havalimanından tutun da şehrin en işlek noktalarına kadar birçok yeri Turkish Delight ve Turkish Food gibi görsellerle donatacağız. Aynı anda Amerika’dan ve Türkiye'den önemli şefler getirip Türk mutfağının yemeklerini ve lezzetlerini fuar yerinde yapacağımız şovlarla tanıtacağız. Bu şovun sesini ve yankısını daha büyütebilmek için de şu anda hem Latin Amerika pazarında hem de Amerikan pazarında gıda ile ilgili YouTuber’larla görüşme halindeyiz. Helvamız, baklavamız ve lokumumuz yanında bize has olan bulgur ürünümüz için de önemli tanıtım çalışmaları yapacağız. Aynı çalışmaları Şikago fuarında da tekrar edeceğiz." dedi.


Türk gıda firmaları olarak Amerika'da Türk ve Ortadoğulu nüfusun yoğun olduğu lokal pazarlarda etkin olduklarını ancak büyük Amerikan marketlerine girmekte zorlandıklarını kaydeden Taycı, şunları söyledi:
"Şimdi bu konuda da önemli danışmanlardan hizmet almaya başladık. Firmalarımız ABD'deki büyük marketlere girmek istiyorsa, ürünlerini biraz daha Amerikan damak tadına uygun hale getirmeleri gerekiyor. Ürün içeriğinden ambalaj tasarımına ve renklere kadar kendi tarzlarını görmek istiyor. Ürünlerin tatlarında daha keskin aromaları tercih ediyorlar. Mesela biz biraz daha yağlı, biraz daha soft lezzetleri severken, onlar daha keskin tatları, daha yoğun aromaları tercih ediyorlar. Birçok firmamız ile bu çalışmaların içerisine girdik ve önümüzdeki dönemde önemli başarılar elde edeceğimizi düşünüyoruz."

‘PAZARLAMADA İTALYANLARI ÖRNEK ALMALIYIZ’

Türk gıda sektörünün içerik ve lezzet olarak çok iyi olduğunu ancak pazarlama aşamasında biraz geride kaldığını söyleyen Taycı, bu konuda İtalyanların yaptıklarından örnek alınması gerektiğini belirtti. New York'taki fuarda İtalyanların zeytinyağlarını mücevher kutularına benzer kutularda ve özel şişelerde sattıklarını söyleyen Taycı, "Normalde bizim zeytinyağımız daha iyi olmasına karşın onlar İtalyan zeytinyağı için çok güçlü bir imaj oluşturmuşlar ve muhteşem bir pazarlama yapıyorlar. Bunun benzerini şekerleme sektöründe de yapıyorlar.
Bizim buradaki en büyük eksiğimiz pazarlama. İtalyanların bu pazarlama şekillerini bizim de Türkiye'de zihinsel olarak içselleştirmemiz lazım. Pazarlama konusunda Amerika'yı yeniden keşfetmeyeceğiz. Kendimize özgün tasarımlar ve ürünler oluşturuncaya kadar, kendilerini iyi tanıtan, iyi anlatan, iyi pazarlayan birtakım ülkelerden daha fazla ilham alacağız ve onların yolunu izleyeceğiz. Türkiye'nin dökmeci mantığından çıkıp biraz pazarlama, kalite ve satış Ar-Ge'sine ciddi yatırım yapması lazım ki başarılı olsun." ifadelerini kullandı.
Türkiye'de hububat ve bakliyat olarak mayıs ayında ihracatı yaklaşık yüzde 6 artırdıklarını kaydeden Taycı, yıl sonunda ise bir önceki yıla göre yüzde 5'lik büyüme ile 12.6 milyar dolara ulaşmayı hedeflediklerini belirtti. İstanbul İhracatçılar Birliği olarak da Amerika'yı birinci sıraya aldıklarını hemen arkasına Uzakdoğu pazarlarını koyduklarını belirten Taycı, "Tüm üyelerimize de şunu diyoruz, oturduğun yerde mal satma şansın yok. Olabildiğince mobilize olacağız, olabildiğince sahada olacağız ve sahada kararlar alıp elimizden geleni yapacağız." dedi.

ABD PAZARINDA BÜYÜK FIRSATLAR VAR

Türkiye'nin ABD'ye gıda ihracatında önünde çok büyük fırsatların olduğunu kaydeden Taycı, şöyle devam etti:
"Dünyada gümrükler arası alınan verilere bakıldığında, sadece şekerleme ve çikolata pazarının ihracatının 360 milyar dolar gibi bir rakam olduğunu görüyoruz. Bunun içerisinde yaklaşık 40 milyar dolarlık bir rakamı da Amerika oluşturuyor. Bizim ise çikolata, şekerleme ve unlu şekerli mamullerimizin toplam ihracatı 3 milyar dolar. Burada gerçekten doğru pazarları belirleyip, ürünleri, tasarım ve içerikleri ona göre planlayıp doğru adımlar attığımız zaman bu rakamları


ilk 10 yılda 6 milyar dolarlara ardından da 10 milyar dolarlara taşıma potansiyelimiz var."


Türkiye'nin genel dünya pazarından yüzde 1'lik bir pay aldığını kaydeden Taycı, "Bu durum aynı şekilde bizim hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar grubunda da geçerli. Ama burada şöyle bir gerçeğimiz var. Bu segmentin içerisinde şekerli, kakaolu ve unlu mamuller grubu her yıl düzenli yüzde 4-6 arasında büyüyor. Bu şekilde büyüyen başka bir sektör yok. Sadece bu trende adapte olsak bile her yıl yüzde 4 ila 6 büyüyebiliriz. Üzerine birtakım aktiviteler yapıp da rüzgarı daha da arkamıza alacak olursak bu yüzdeleri daha da fazla arttırabiliriz." diye konuştu.

ORTADOĞU’DA IRAK İLK SIRADA, SUUDİ ARABİSTAN’DAKİ KAYIPLAR KAPANDI

Ortadoğu pazarındaki son durumu da değerlendiren Taycı, şu ifadeleri kullandı.
"Irak bizim en fazla gıda ürünü sattığımız ülkelerden bir tanesi. Ama dönem dönem birtakım sosyal ve siyasi problemler olabiliyor. Bazen paranın gelişiyle gidişiyle, bazen gümrüklerde uygulanmakta olan mevzuatla ilgili sıkıntı yaşasak da halen birinci pazarımız konumunda. Suriye tarafında özellikle temel gıda ürünlerinde hala ana tedarikçi konumundayız. Suudi Arabistan pazarı da yaşamış olduğumuz problemlerin çözülmesinin ardından daha yeni yeni kendine geldi ve oturdu. Orada totalde baktığımız zaman 3 milyar dolarlık orayla bir ticaretimiz vardı ve bu yıl itibariyle tekrar o rakamları yakalayacağımızı tahmin ediyoruz. Önümüzdeki yıldan itibaren de tekrar artışa geçeriz."

ETİKETLER
#Ekonomi
YorumYORUM YAZ
Uyarı
Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.