Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Arabesk müziğin sevilen isimlerinden, sahne adıyla 'Güllü' olarak bilinen Gül Tut, 27 Eylül gecesi Yalova'nın Çınarcık ilçesinde 6'ncı kattaki evinin penceresinden düşüp hayatını kaybetti. Şarkıcının Adli Tıp ‘kati’ raporu çıktı. Güllü'nün otopsisinde yüksekten düşmeye bağlı beyin kanaması ve boyun travması saptandı.
'ZEHİRLENMEYE DAİR TIBBİ BİR DELİL YOK'
Birinci İhtisas Kurulu’nun mütalaasında, kanında yüksek düzeyde etil alkol tespit edilen Güllü’nün, zehirlenerek öldüğüne dair tıbbi bir delil bulunmadığı ve yüksekten düşmeye bağlı olarak kırık, beyin kanaması ve iç kanama sonucunda ölümün meydana geldiği belirtildi.
Rapora göre Gül Tut’un vücudunun çeşitli bölgelerinde yüksekten düşmeye bağlı çok sayıda travmatik emareye rastlandı. Cinsel muayenede ise akut (yeni) travmatik bir ize rastlanmadığı belirtildi.
Çınarcık'taki evinin 5, katındaki penceresinden aşağıya düşen Güllü'nün yapılan otopsisinde beyninde kanama, boyun travması, çok sayıda kemik kırığı, iç organ yaralanması ve iç kanama tespit edildi. Ayrıca toksikolojik, histopatolojik ve biyolojik örnekler alındı.
Laboratuvar incelemelerinde Gül Tut’un kanında 3,53 promil etanol (alkol) bulunduğu açıklandı. Histopatolojik izlerin travmalarla uyumlu olduğu, biyolojik örneklerde ise Gül Tut dışında herhangi bir DNA profiline rastlanmadığı bildirildi.
Birinci İhtisas Kurulu’nun mütalaasında, zehirlenmeye dair herhangi bir tıbbi bulguya rastlanmadığı, ölümün yüksekten düşmeye bağlı genel beden travması sonucu gelişen kafa içi kanama, beyin hasarı ve iç organ yaralanmaları nedeniyle gerçekleştiği belirtildi. Adli tıp raporu, 13 Ekim 2025 tarihinde Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletildi.
Şarkıcı Gül Tut (52), 26 Eylül'de Yalova'nın Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi'nde bulunan 5. kattaki evinin üzeri kapalı terasındaki pencereden henüz belirlenemeyen nedenle düşerek hayatını kaybetmişti. Tut'un cenazesi, İstanbul'da toprağa verilmişti.
Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlatmış, Tut'un oğlu Tuğberk Yağız ile kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile olay sırasında evde bulunan Sultan Nur Ulu'nun ifadelerine başvurulmuştu.