Son günlerde ülkemizin birçok bölgesinde sarsıntı hissetmeye başladık. Ege'de süren sarsıntıların yanına 23 Nisan'da İstanbul depremi eklenmişti. Henüz İstanbul'daki 6,2'lik depremin etkisini üzerimizden atamadan bu sabah Kütahya'da sarsıntı yaşandı. Bölgelerde artçı depremler sürerken uzmanların açıklamaları da yakından takip ediliyor.
İstanbul'da 23 Nisan günü yaşanan 6,2'lik deprem herkesin geceyi sokaklarda geçirmesine neden oldu. Korku dolu günler devam ederken bir sarsıntı haberi de Kütahya'dan geldi.
Üst üste olan depremlerin ardından Türkiye'de neden bu kadar sık deprem olmaya başladığı da vatandaşın aklında yer etti.
Endişeli günler sürerken deprem uzmanlarının açıklamaları an bean takip ediliyor.
Deprem bölgesi olan ülkemizde bu hafta üst üste sarsıntılar yaşanıyor. 23 Nisan Çarşamba günü İstanbul Silivri'de yaşanan 6,2'lik depremin artçıları sürerken vatandaşın korkusu da devam ediyor.
İstanbul'da büyük deprem olacak mı endişesini üzerimizden atamazken bugün de erken saatlerde Kütahya'dan 4,5 şiddetinde deprem haberi geldi.
İstanbul'da yaşanan 6.2'lik depremin ardından birçok artçı sarsıntı yaşandı. Marmara Denizi açıklarında yaşanan sarsıntının dışında bugün Kütahya'da da deprem oldu.
Artçılar henüz sona ermezken uzmanlar Kütahya'da büyük deprem beklemediğini belirtti.
Türkiye'de artan sarsıntıların sebebi merak ediliyor. Son günlerde yaşanan depremlerin artış göstermesi endişeli günler yaşamaya sebep oldu. Uzmanlar sarsıntıların komşu segmentlerden stres transferi olduğunu belirtiliyor.
Öncelikle depremlerin bir anda artmasının anormal bir durumu bulunmuyor çünkü ülkemiz deprem bölgesidir. Aktif bir deprem ülkesi olduğumuz için gün içerisinde orta derecede birçok sarsıntı yaşanıyor.
KAF ve DAF gibi büyük hatlarda biriken gerilimler zamanla kırılmalara sebep olur. Uzun yıllardır biriken enerjinin bir şekilde çıkması gerekir bu nedenle de depremler ortaya çıkar.
Bir depremin olması fay hattının diğer bölgelerine de enerji yayılmasından dolayı farklı sarsıntılar yaşanabiliyor.
Ülkemizde uzun yıllardır biriken enerjiler zaman zaman ortaya çıkıyor. Son günlerde yaşananların sebebi de budur.
Deprem ülkesi olmamızdan dolayı ve KAF hattının enerji biriktirmesi uzmanların uzun senelerdir gündeminde yer alıyor. Gerekli uyarılar sık sık yapılıyor ve hazırlıklı olunması gerektiğine dair açıklamalar yapılıyor.
Komşu bölgede yaşanan deprem fay hattının diğer bölgelerinde stres aktarıyor. Bu da yeni depremlere zaman zaman yol açabiliyor. Elbette bunun doğruluğu uzmanların açıklamasıyla netleşebilir.
Ülkemizde en yüksek risk olan bölgeler şöyle:
Marmara Bölgesi
(İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Düzce, Tekirdağ, Yalova)
Doğu Anadolu Bölgesi
(Elazığ, Bingöl, Erzincan, Malatya, Hakkâri, Van)
Ege Bölgesi’nin İç Kısımları
(Manisa, Denizli, Uşak, Aydın, Muğla)
Kuzey Anadolu Fay Hattı Üzeri
(Çanakkale'den Erzincan’a uzanan hat)
İkinci derece bölgeler arasında Ankara'nın Kuzeyi ve Doğusu, Konya'nın Batısı ve Aksaray, İzmir’in bazı iç kesimleri, Kahramanmaraş, Gaziantep'in bazı ilçeleri yer alırken üçüncü derece bölgeler şöyle:
İç Anadolu’nun bazı kısımları
(Nevşehir, Niğde, Karaman)
Güneydoğu Anadolu’nun bazı kısımları
(Şanlıurfa, Mardin)