F-14’teki gizli çip: MP944! Askeri gizlilik tarihi değiştirdi

Kasım 19, 2025 09:45
1
F-14 Tomcat

Teknoloji tarihinin bilinen anlatısı sarsılıyor. Intel’in 1971’de tanıttığı 4004, bugüne kadar “dünyanın ilk mikroişlemcisi” olarak kabul edildi. Ancak görünüşe bakılırsa aynı yıllarda, hatta biraz daha öncesinde ABD’de çok daha iddialı bir çip sessiz sedasız tamamlanmıştı: F-14 Tomcat için geliştirilen MP944.

2

Intel’in 4004’ü, Nippon Calculating Machine Corporation’ın masaüstü hesap makinesi için sipariş ettiği özel bir çip tasarımından doğmuştu. Sekiz parçalı mimarinin yerine daha kompakt bir yapı sunması, 4004’ün teknoloji tarihine “ilk” olarak geçmesini sağladı. Fakat o dönemde perde arkasında farklı bir hikâye yaşandığı şimdi çok daha net görünüyor.

3

F-14’E HAYAT VEREN ÇİP ASLINDA DAHA ÖNCE HAZIRDI

Garrett AiResearch, MP944 işlemcisini Haziran 1970’te tamamladı. Bu tarih, Intel 4004’ten daha erken bir döneme işaret ediyor. Üstelik MP944, zamanının ötesinde özelliklere sahipti:

20 bitlik veri işleme kapasitesi,

4004’ten yaklaşık 8 kat daha yüksek hız,

375 kHz çalışma frekansı,

Ve saniyede 9.375 komut işleme gücü.

Northrop Grumman, bu çipi F-14 Tomcat’in değişken geometrili kanat kontrol sistemini yönetmek için kullandı. Çünkü uçuş sırasında kanatların sürekli ve milisaniyelik hassaslıkla ayarlanması gerekiyordu. Yani bir pilotun bunu manuel olarak yapması zaten mümkün değildi. Bu nedenle tüm sensör verileri, aerodinamik hesaplamalar ve anlık tepkiler doğrudan MP944’e emanet edildi.

4

ASKERİ GİZLİLİK, TARİHİN AKIŞINI DEĞİŞTİRDİ

1970’lerin başında böylesine güçlü bir çip geliştirmek başlı başına büyük bir başarıydı. MP944 ayrıca zorlu askeri gereksinimlere de dayanmak zorundaydı. Örneğin, -55 ile +125°C arasında sorunsuz çalışması gerekiyordu.

Ancak tüm bu başarılara rağmen dünya, MP944’ün varlığını çok uzun süre öğrenemedi. Çip, 1998’e kadar gizli tutuldu.

Baş tasarımcı Ray Holt, aslında 1971’de bu teknoloji üzerine bir makale yayımlamak istemişti ama askeri gizlilik 27 yıl boyunca buna izin vermedi.

5

PEKİ “İLK MİKROİŞLEMCİ” HANGİSİ?

Bugün hâlâ tartışma sürüyor. O yıllarda geliştirilen işlemcilerin pek çoğu, modern CPU’lar gibi tamamen bağımsız çalışmıyordu; ek bileşenlere ihtiyaç duyuyordu. Bu nedenle kesin bir “ilk” belirlemek zor. Aynı dönem tanıtılan Four-Phase Systems AL1 de bu unvan için gösterilen adaylardan biri.