İstanbul'da yaşanan vahşi cinayet tüm Türkiye'yi dehşete düşürdü. İstanbul Eyüpsultan'da 13 Temmuz'da 22 yaşındaki Ayşe Tokyaz, eski sevgilisi Cemil Koç tarafından korkunç şekilde katledildi. Ayşe'nin cesedini parçalara ayıran Koç, valize koyduktan sonra anlaştığı kişiler yardımıyla yol kenarına bıraktı. Genç kızın cesedi tam 4 gün sonra bulundu. Türkiye vahşi cinayetin detaylarıyla sarsılırken, Ayşe'nin abisi Abdülkadir Tokyaz korkunç olayla ilgili konuştu.
Kardeşinin telefonuna casus program yüklendiğini belirten acılı ağabey, "Benim haberim yoktu. Zaten benim haberim olsaydı, müdahale ederdim. Kimdir, nasıl bir insandır diye araştırma yapardım. Yüz yüze oturur konuşurdum. Ama varlığından bilgim yoktu. Ayşe'ye bu adamdan uzak dur, sana zarar verir diye uyarmışlar. Ayşe'nin telefonu kırılıyor, bu adam da telefon alıyor. Eminim ki, bu adam kardeşimin telefonuna casus programı yüklemiş. Adam o günden sonra her şeyden haberdar olmaya başlıyor. Kardeşim ne yapıyorsa biliyormuş. Kardeşim ayrılıyor, ayrıldıktan sonra Cemil Koç tehdit etmeye başlıyor. Benim adresimi, ailemin ev adresini söyleyerek, kardeşimi tehdit etmiş. Ayşe'ye gözdağı vermek, gücünü ispatlamak için her türlü şeyi yapmış. Ayşe'ye psikolojik baskı uyguluyormuş. Ses kaydı medyaya düştü. Zaten o kayıtta 'ben her şeyi öğrenirim, siz eziksiniz' diyor. Kızları her zaman aşağılayıp, baskı yapıyormuş. Ayşe'yi ailemiz üzerinden tehdit ediyormuş. Görüşmek istediğinde Esra, Ayşe'ye 'Allah aşkına görüşmeye gitme' diyor. 'Senin bilmediğin şeyler var, görüşmeye gideceğim, bana sürekli baskı yapıyor. Bundan kurtulmak istiyorum, yakamdan düşmüyor.' demiş Ayşe" dedi.
Kardeşimi Adli Tıp'ta görmek istedim. 'Görmeseniz daha iyi olur' dediler ama ben gördüm. Ama bu konuyla ilgili daha fazla detay vermek istemiyorum. Onun yokluğu beni kahrediyor.
"Kardeşinizin ölüm haberini nasıl aldınız?" sorusuna Tokyaz, "Özel güvenlikçiyim, Cumartesi gecesi çalışıyordum. O gece sabaha karşı dörtte amcamın oğlu Ayşe kayıp dedi. Ben de Esra'yı aradım, hemen İstanbul'a geliyorum dedim. Yola çıktığımda Ayşe kayıp zannediyordum. Yoldayken Adli Tıp'tan aradılar. Ben işte o zaman anladım kardeşimin öldüğünü. Adli Tıp'a gittiğimde kardeşimin DNA'sını aldıklarını söylediler. Sonuçlanınca bizi çağırdılar. Kız kardeşim olduğu kesinleşince ölüm belgesini yazdılar. Yıkıldık. Nasıl öldü kardeşim? Acı çekti mi? Bu kız ölürken anne mi diye bağırdı, abi diye mi bağırdı? Canı yandı mı acaba? İnşallah kardeşim acı çekmeden ölmüştür." cevabını verdi.
"Cemil Koç'u mahkemede görünce neler söylemek istersiniz?" sorusuna ise Tokyaz, "Niye öldürdün? El bebek gül bebek büyüttüğümüz kardeşime neden kıydın? Ve en çok merek ettiğim şey kardeşim acı çekti mi? diye sormak istiyorum. O adamın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Adaletin yerini bulmasını istiyorum. Hukuk mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Kamuoyunun da desteğiyle İnşallah en ağır cezayı alır. İnancımız tam. Ben hiç bilmezdim ki, televizyonda izlediğimiz şeyin 1200 km sonra bizi bulacağını. Münevver Karabulut gibi kardeşim aynı şeyi yaşadı. Kızları kandırıp, gözünü boyayıp, sonra da tehditle yanında tutuyor böyleleri. Ben de erkeğim. Ben de sevdim ama reddedilince gururlu biçimde çekildim. Nasıl kıyıyorlar kızlarımıza? Aklım almıyor. Allah bizim gibi kimseyi yakmasın, ocağına böyle ateş düşürmesin. En ağır cezayı alırsa, içimize su serpilecek. İnşallah en ağır cezayı alır da, başka kızlarımız aynı kaderi yaşamaz." cevabını verdi.