Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul

İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney, 4 Kasım 1979’da başkent Tahran’daki ABD Büyükelçiliği’nin işgal edilmesinin yıl dönümü dolayısıyla açıklamalarda bulundu. Bu günü 'zafer ve gurur günü' olarak nitelendiren Hamaney, "Büyükelçiliğin işgali, ABD hükümetinin gerçek kimliğini ve İslam Devrimi’nin hakiki özünü ortaya çıkardı" dedi.
Bazı ABD’li yetkililerin İran ile iş birliği yönündeki açıklamalarına da değinen Hamaney, "İran ile iş birliği, ABD’nin Siyonist rejime verdiği destekle bağdaşmaz" ifadelerini kullanarak iki ülke arasındaki anlaşmazlığın temelde yapısal çıkar çatışmasından kaynaklandığını vurguladı.

ABD’nin dünya kamuoyunda giderek daha fazla tepki gören İsrail’e desteğini sürdürdüğüne dikkati çeken Hamaney, "ABD’nin böylesine açık bir destek verirken İran’la iş birliği talep etmesi anlamsız ve kabul edilemez. Ancak ABD, Siyonist rejime verdiği desteği tamamen keser, askeri üslerini bölgeden çeker ve bölge ülkelerinin iç işlerine müdahaleyi sonlandırırsa, ABD’nin İran ile iş birliği talebi yakın gelecekte değil fakat ilerleyen dönemlerde değerlendirilebilir" ifadelerini kullandı.

ABD’nin İran’a yönelik düşmanlığının temel nedeninin, İslam Devrimi ile birlikte Washington’un İran üzerindeki hakimiyetini ve ülkenin kaynaklarını kullanma imkanını kaybetmesi olduğunu söyleyen Hamaney, "ABD, İran’dan kolayca vazgeçmek istemedi. Bu nedenle daha ilk günden itibaren sadece İslam Cumhuriyeti’ne değil, İran halkına yönelik provokasyonlarına başladı" dedi.
ABD’nin devrim sonrası 45 yıldır sürdürdüğü hasmane politikaların, İran İslam Cumhuriyeti'nin lideri ve kurucusu Ruhullah Humeyni’nin "Tüm öfkenizi ABD’ye yöneltin" sözünün doğruluğunu gösterdiğini belirten Hamaney, "ABD’nin düşmanlığı sadece sözde kalmadı. Yaptırım uyguladı, komplo kurdu, İran’ın düşmanlarına destek verdi, Saddam’ı İran’a saldırmaya teşvik ederek her türlü yardımı sağladı, 300 yolcuyla İran sivil uçağını düşürdü, propaganda savaşı yürüttü ve İran milletinin çıkarlarına zarar vermek için doğrudan askeri saldırıda bulundu. Çünkü, ABD’nin emperyalist yapısı, İslam Devrimi’nin bağımsızlıkçı karakteriyle bağdaşmıyor. Bu, taktiksel değil özde ve köklü bir ihtilaftır" ifadelerini kullandı.

ABD ile ilişkilere dair "ABD’ye boyun eğmedik ancak bu, sonsuza kadar ilişki kurulmayacağı anlamına mı geliyor?" yönündeki soruları da değerlendiren Hamaney, "ABD’nin hegemonik yapısı teslimiyetten başka bir şeyi kabul etmez. Bugüne kadarki tüm ABD başkanları bunu istiyordu ancak açıkça söylemiyorlardı. Mevcut ABD Başkanı ise bunu dile getirerek gerçek niyeti ortaya koydu. Uzak geleceğe dair kesin bir şey söylemek mümkün değil ancak bugün birçok sorunun çözümü güçlü olmaktan geçiyor" diye konuştu.