ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı, Hindistan ve Pakistan'da patlak verdi. ABD, Çin etkisini azaltmak için Hindistan ile ticaretini genişletirken, Pakistan'ın en büyük destekçisi Çin, hem ticaret için hem de İslam dünyasına açılan bir kapı olarak İslamabad'ı kullandı. Hindistan ve Pakistan'ın 1947'de bağımsızlıklarını kazanmalarından bu yana çözülemeyen bir mesele olan Keşmir'deki terör saldırısı ise ABD ve Çin'in örtülü savaşına temel oluşturdu. İşte Hindistan ve Pakistan arasındaki savaşta ABD ve Çin etkisi...
ABD'de yeniden Donald Trump'ın başkanlık koltuğuna oturmasıyla beraber kartlar yeniden dağıtılmaya başlandı. Trump, Çin ile büyük bir ticaret savaşı başlattı. ABD, gümrük vergilerindeki akılalmaz oranlarla Çin'i hedef aldı. Çin ise ABD'nin gümrük vergilerine karşı aynı oranda misillemelerle karşılık verdi. Donald Trump, Çin ile masaya oturarak başlattığı ticaret savaşını sonlandırabileceğini düşünürken Çin, geri adım atmadı. İki ülke arasında küresel güç mücadelesi ise son olarak Pakistan ile Hindistan arasında patlak verdi.
Hindistan ve Pakistan'ın 1947'de bağımsızlıklarını kazanmalarından bu yana çözülemeyen bir mesele olan Keşmir topraklarıydı. Keşmir'in Pakistan'a mı yoksa Hindistan'a mı ait olduğuna dair 70 yıldan fazla süren çatışmalar ABD Çin'in ekmeğine adeta yağ sürdü. İki ülke arasındaki on senelerdir süre gelen çatışmalar, Trump'ın başkanlığında savaşa dönüştü.
Keşmir'de turistlere yönelik terör saldırısında Hindistan, Pakistan'ı suçladı. Pakistan, suçlamaları her seferinde reddetti, Hindistan ise saldırının Pakistan tarafından yapıldığına dair bir kanıt sunamasa da suçlamalarından vazgeçmedi. Terör saldırısının ardından Hindistan ve Pakistan sınırında silahlı çatışmalar çıktı.
Sınırdaki çatışmalar için diğer ülkelerden gelen itidal çağrıları ise dikkate alınmadı. Hindistan, Pakistan'a karşı el yükselterek, "İndus Suları Anlaşması"nı askıya aldı. Bununla da sınırlı kalmayan Hindistan, Pakistan'a giden suyu kesti. Pakistan, yapıcı açıklamalar yerine tehditlerini sürdürdü. Hindistan ise Keşmir bölgesindeki terör saldırısını ve tehditleri güvenlik krizi sayarak 'ölçülü ve tırmandırıcı olmayan nitelikte' olduğunu iddia ettiği Sindoor Operasyonu'nu başlattı.
ABD Başkanı Donald Trump ilk açıklamasında, iki ülke arasındaki gerilimin yıllardır sürdüğüne dikkat çekerek, "Bu, geçmişte yaşanan bazı şeylere dayanıyor. Uzun zamandır savaşıyorlar. Aslında onlarca yıldır, hatta yüzyıllardır savaşıyorlar." dedi. "Ben sadece bunun çok çabuk sona ermesini umuyorum." diyen Trump, Çin'in üretim merkezi konumunu zayıflatmak için aldığı kararlardan bahsetmedi. ABD, yakın zamanda Apple gibi dev şirketlerin üretimini Hindistan'a kaydırdı.
Çin ise Pakistan'ın en büyük silah tedarikçisi ve yakın müttefiki olmanın avantajını kullandı. Çin’in Gwadar Limanı projesi, Hint Okyanusu’na erişim ve İpek Yolu’nun canlandırılması, Pakistan'ın İslam dünyasına açılan bir kapı olarak görülmesi desteğini arttırma sebeplerinden biri olarak kayda geçti.
Saldırılardan sadece bir gün önce Hindistan ile İngiltere arasındaki ticaret anlaşması da dikkat çeken bir başka detaydı. İki ülke arasındaki ticaret anlaşmasına göre, İngiltere, alkol, otomobiller ve kozmetik dahil olmak üzere Hindistan’a yapılan ihracatta daha düşük gümrük vergileri elde ederken, Hindistan, profesyonel işçilerinin IT sektöründe iş bulmasına yardımcı olacak daha iyi koşullar ve tekstil gümrük vergilerinin düşürülmesini istedi.
İngiltere, Hindistan ile anlaşmasının ABD ile yapılacak bir anlaşmanın imzalanmasının öncüsü olmasını umdu. Hindistan ise bu anlaşmayla Batı'ya ''Çin'i değil, beni destekleyin'' mesajı verdi.