Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
İsrail'in alıkoyduğu Küresel Sumud Filosu'nun İspanyol üyelerinden 21'i İspanyol olmak üzere 29 kişilik bir grup Madrid'e ulaştı.
Madrid Adolfo Suarez Barajas Havaalanı'nda basın mensuplarına açıklama yapan İspanyol aktivistler, "Bizi dövdüler, sürüklediler, ellerimizi, ayaklarımızı bağladılar." diyerek, İsrail'in tüm yasaları çiğnediğini vurguladı.
İsrail'in kendilerine içme suyu vermediğini, son kullanma tarihi geçmiş yiyecek verdiğini ve 48 saat aç kaldıklarını söyleyen aktivistler, "Bu bir işkence. Kafamız, kalbimiz gibi yaşam organlarımıza silah tuttular. Bir an bizi burada öldürecekler diye düşünenler bile oldu." diye konuştu.
Madrid'den hemen Barselona'ya geçen eski Barselona Belediye Başkanı Ada Colau da burada yaptığı açıklamada, toplumsal baskının işe yaradığını, son haftalardaki tüm seferberliklerin paradigmayı değiştirdiğini ve İsrail'i daha da yalnızlaştırdığını dile getirdi.
Colau, "Gelişimiz mücadelenin devamı niteliğinde. Soykırımı her zamankinden daha fazla durdurmalıyız. Filistin'e destek ve soykırımı durdurmak için seferber olmayı sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.
İsrail devletinin tüm yasaları ihlal ettiğinin, kendilerini uluslararası sularda alıkoyduğunun ve gemilerine el koyduğunun, bunun yasa dışı ve kabul edilemez olduğunun altını çizen Colau, şöyle devam etti:
"Barışçıl şekilde direnmeye hazırdık. Beklemediğimiz şey, limanda bizi aşağılayan, saatlerce diz çöktüren, başımızı yere eğdiren ve kıyafetlerimizi yırtan yüzlerce polis memuruyla karşılaşmaktı. Duş alamıyorduk, ağır hasta olanlara ilaç vermiyorlardı, 16 kadının tıkıştırıldığı bir koğuştan çıkamıyorduk. Tamamen iletişimsizdik, sürekli bize yalan söylüyorlardı. Tüm haklarımız ihlal ediliyordu."
Colau, "Hukukun olmadığı, kötü muamele ve aşağılayıcı muamelenin yaşandığı bir hapishanede kilitli kaldık ancak bunun Filistinlilerin her gün katlanmak zorunda kaldıklarıyla kıyaslandığında hiçbir şey olmadığını biliyoruz. En önemlisi soykırımı durdurmak ve insani yardım koridorları açmak." ifadelerini kullandı.