Trump yönetimi, Soğuk Savaş döneminde nükleer silahlardan sökülen yaklaşık 20 metrik ton plütonyumu, ABD’deki enerji şirketlerine reaktör yakıtı olarak vermeyi planlıyor. Reuters’ın ulaştığı taslak belgeye göre bu adım, Mayıs ayında Trump’ın imzaladığı ve fazla plütonyumun imhasını durdurup “ileri nükleer teknolojiler” için kullanılmasını öngören kararnameyle uyumlu.
Enerji Bakanlığı’nın (DOE) önümüzdeki günlerde özel sektörden teklif toplayacağı belirtiliyor. Plütonyumun şirketlere düşük maliyetle, hatta ücretsiz sunulabileceği ifade ediliyor. Ancak tesislerin taşınması, işlenmesi, yakıt üretimi ve devre dışı bırakılması gibi tüm masraflar sanayinin sırtına yüklenecek.
Söz konusu 20 tonluk miktar, ABD’nin Rusya ile 2000 yılında imzaladığı nükleer silahsızlanma anlaşması kapsamında imha etmeyi taahhüt ettiği 34 tonluk stoktan çekilecek.
DOE ise konuyla ilgili doğrudan bir teyit vermedi, sadece “Trump’ın talimatıyla nükleer yakıt tedarik zincirini güçlendirecek farklı stratejilerin değerlendirildiğini” açıkladı.
Trump yönetimi, özellikle yapay zekâ için kurulan veri merkezleri nedeniyle ABD’de 20 yıl sonra ilk kez yükselen elektrik talebini karşılamak için nükleer enerjiyi stratejik bir çıkış yolu olarak görüyor.
Plan, nükleer güvenlik uzmanlarını endişelendiriyor. Geçmişte MOX (karışık oksit yakıt) programı adıyla denenen benzer bir girişim başarısız olmuş, maliyetler 50 milyar doları aşmıştı. ABD’nin elindeki fazla plütonyum ise hâlen Güney Carolina’daki Savannah River, Teksas’taki Pantex ve New Mexico’daki Los Alamos gibi yüksek güvenlikli tesislerde tutuluyor.
Union of Concerned Scientists üyesi nükleer fizikçi Edwin Lyman ise sert bir uyarıda bulundu:
“Bu malzemeyi reaktör yakıtına çevirmeye çalışmak delilik. Daha önce felakete dönüşen MOX programını tekrarlayıp farklı bir sonuç beklemekten ibaret olur. Plütonyum, tehlikeli bir atıktır ve DOE en güvenli ve ucuz yöntem olan WIPP’te doğrudan gömme planına bağlı kalmalı.”