Gayrimenkulde 2025 yılı konut tarafında hareketlilik sürüyor. Satışlarda 2 milyon rekoru geride bırakılırken, bunun yüzde 45’i konut ağırlıklı gerçekleştiğini belirten Emlak Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, TGRT Haber'e özel yaptığı açıklamada tüketicilerin konut edinmeye olan ilgisinin arttığını belirtti. Özelmacıklı, konut kredisi faiz oranlarında ara politika kararlarının önemine dikkat çekti.
Şu an kamu bankalarında yüzde 2,69 seviyelerinden kredilendirmelerin mümkün olduğunu söyleyen Özelmacıklı, “1 milyon TL için yüzde 2,69 faizle borçlanan bir kişi 22 bin 600 TL taksit ödüyor. Geçen ay faizler yüzde 3 seviyesindeydi, bu nedenle aylık taksitlerde düşüş yaşandı” dedi.
Yüksek faizlere rağmen tüketicilerin kredi çekmeye devam ettiğini vurgulayan Özelmacıklı, BDDK verilerine göre konut kredisi hacminin 612 milyar TL’yi geçtiğini aktardı. Ancak BDDK’nın konut kredisi kısıtlamalarının sürdüğünü ifade eden Özelmacıklı, “Taşınmazın değeri, enerji sınıfı gibi kısıtlamalar var. İkinci evde krediye erişim mümkün değil. İlk evde ise yüzde 50-60’ı geçmeyen seviyelerde kredi kullanılabiliyor” dedi.
Önümüzdeki yıl bu dönemlerde faizlerin yüzde 2 seviyesinin altına düşebileceğini belirten Özelmacıklı, birçok tüketicinin taksitleri yapılandırmayı düşündüğünü dile getirdi. Bu nedenle tüketicilerin “yüksek faiz düşük fiyat mı, düşük faiz yüksek fiyat mı?” ikilemi arasında kaldığını söyledi.
Kira artışlarının satışlardan daha fazla olduğunu kaydeden Özelmacıklı, bunun satışları hareketlendireceğini ifade etti. Kur korumalı mevduatta çözülme yaşandığını, buradan çıkan paranın da gayrimenkul piyasasına yönelmesinin beklendiğini belirtti.
Gayrimenkulün yatırımcıların sepetinde yer almaya devam ettiğini hatırlatan Özelmacıklı, “Borsa ile kıyaslandığında gayrimenkul peşinat olarak kullanılabiliyor. Özellikle büyükşehirlerde 14-15 yılda kirasıyla kendini amorti edebiliyor. Bu nedenle ilgi çekmeye devam ediyor” diye konuştu.
Yılın ilk 7 ayında yüzde 24’ün üzerinde artış yaşandığını söyleyen Özelmacıklı, bugün gayrimenkul alanların özellikle ikinci el piyasasına yöneldiğini, üretim maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle yeni üretimin sınırlı kaldığını belirtti.
“Asıl problem alım gücündeki azalma. Bunun dengede olması gerekiyor” diyen Özelmacıklı, arzı artıran en önemli faktörün devletin projeleri olduğunu, özellikle deprem konutlarının artış gösterdiğini söyledi.
Son olarak sınırlı arzın konut fiyatlarını yukarı yönlü çekeceğini kaydeden Özelmacıklı, “Konutta aşağı yönlü hareketler çok beklemiyoruz. Üretim maliyetleri düşük bir seviyeyi göstermiyor” ifadelerini kullandı.