İstanbul Küçükçekmece'de 22 yaşındaki Ayşe Tokyaz, eski polis memuru Cemil Koç tarafından katledildi. Tokyaz'ın cesedi valiz içinde yol kenarında bulunurken Cemil Koç ve ona yardım edenler cezaevine gönderildi. Türkiye'de gündemden düşmeyen Ayşe Tokyaz cinayetiyle ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Tokyaz’ın kardeşi Esra Tokyaz’ın emniyet ifadesini zanlı Cemil Koç ile paylaşan polis memurları hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. İddianamede, şüpheliler hakkında 8'er yıla kadar hapis talep edildi.
Hazırlanan iddianame; Küçükçekmece 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Sanıklar, 26 Eylül günü ilk kez hakim karşısına çıkacak.
Öte yandan Sanık N. Ç. savunmasında "Malatya Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde polis memuruyum. Cemil Koç arkadaşım olur polislikten atıldı. Son zamanlarda Cemil Koç beni ısrarla İstanbul'a çağırdı. En son 12 Temmuz'da arayarak tekrar İstanbul'a gelmem noktasında ısrarda bulununca şüphelendim. Aranmasının olduğunu düşünmeye başladım çünkü daha önce yine beni arayarak denetimli serbestliğinin bulunduğunu, imza atmaması halinde ne olacağını sorarak bilgi aldı benden. Hafta sonu olması nedeni ile şubede bulunduğunu öğrendiğim polis memuru arkadaşımı arayarak bana ait sistem şifresini ve Cemil Koç'un TC numarasını da vererek sistemden aranması/yakalaması veya karıştığı olay olup olmadığını sorgulamasını istedim. Sisteme baktırdığım diğer polis memuru Zülfü, Cemil Koç'un 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' olayına karıştığını belirterek sistemde yer alan olay özetinin fotoğrafını WhatsApp'tan bana gönderdi. Cemil Koç'un karıştığı olayı öğrenince kendimi kullanılmış hissederek sinirlendim. Aynı gün akşam saatlerinde Cemil'in tekrar WhatsApp'tan denetimli serbestlik nedeni ile aranma kaydını sorgulanmasını istemesine karşın dışarıda olduğumu söyledim ve sorgulama yapmadım ve Ayşe Tokyaz olayı ile ilgili olarak kesinlikle Cemil Koç'a bilgi vermedim" dedi.
Polis memuru Z.B. de ifadesinde; "Ben Malatya Narkotik Şube Müdürlüğünde görevli polis memuruyum. N.Ç. ise aynı şubede çalışmış olduğum ekip şefimdir. 12 Temmuz günü saat 14.40 sıralarında ekip şefim N.Ç. beni Whatsapptan arayarak bana bir T.C. numarası ileteceğini, yakalaması olup olmadığına bakmamı, ayrıca bahse konu şahsın karışmış olduğu son olayın bilgi ve belgesini kendisine göndermemi istedi. Ben de şubeden çıkmak üzere olduğumu, sistemimi kapattığımı söyledim. N.Ç. bana kendi şifrelerini verdi, kendi sistemi üzerinden sorgulama yapmamı istedi. Ben de bahse konu T.C. numarasıyla sorgulama yaptığımda Cemil Koç’un 11 Temmuz’da bir adli olaya karışmış olduğunu, hatırladığım kadarıyla ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçuna karıştığını gördüm. Olay özetinin fotoğrafını çekerek whatsapptan N.Ç.’ye gönderdim. Ben Cemil Koç'u tanımam, daha önce hiç karşılaşmadım, kendisiyle hiçbir iletişim aracıyla iletişim kurmadım. Ben sadece ekip şefimin narkotik suçlarla ilgili bir araştırma yaptığını düşündüğüm için bahse konu sorgulamayı yaptım. Kişisel bir istek olduğundan kesinlikle şüphelenmedim. Olayın aslını bilseydim, sorgulama yapmazdım" diye konuştu.