İzmir’in Balçova ilçesinde 2 polisi şehit eden saldırgan ile ilgili yeni detaylar ortaya çıkıyor. Polislere saldıran 16 yaşındaki saldırgan köşede kıstırılarak bacaklarından vurulmuştu. Pompalı tüfekle saldırı düzenleyen 16 yaşındaki saldırgan Polis Başmüfettişi Muhsin Aydemir ve Polis Memuru Hasan Akın'ı şehit etmişti. Saldırıda yaralanan Polis Memuru Ömer Amilağ, Murat Dağlı ile sokaktaki bir vatandaş, sağlık ekiplerince ambulansla hastaneye kaldırıldı. Yaralıların hastanedeki tedavisinin sürdüğü öğrenildi.
Olayla ilgili İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılırken, 2 Cumhuriyet Başsavcı vekili ve 2 Cumhuriyet savcısı görevlendirildi. Saldırganın annesi, babası, 2 arkadaşıyla birlikte irtibatlı ve iltisaklı olduğu değerlendirilen 27 şüpheli, Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 16 şüpheli, 10 Eylül Çarşamba günü adliyeye sevk edilmişti. 16 şüphelinin tamamının saldırganın akran yakınları olduğu, yapılan sorguda ise saldırıyla ilgili E.B. tarafından kendilerine bilgi verilip verilmediğinin sorulduğu öğrenildi.
Şüphelilerin tamamının savcılık sorgusu sonrası serbest kaldığı öğrenildi. Saldırının ardından yaralı olarak gözaltına alınan E.B'nin hastanedeki tedavisi devam ederken, olaya ilişkin İzmir'in yanı sıra İstanbul, Ankara, Şanlıurfa ve Kocaeli'de gözaltına alınan şüphelilerden 1'inin İran, 4'ünün Suriye uyruklu olduğu, aralarında saldırganın babası N.B., annesi A.B.'nin de bulunduğu 10 şüpheli emniyetteki işlemleri ardından bugün adliyeye sevk edildi.
İzmir'de saldırıyı gerçekleştiren E.B. adlı şüphelinin cep telefonu ve bilgisayarında yapılan incelemede, sosyal medyada çeşitli terör örgütleriyle bağlantılı hesapları takip ettiği ve ideoloji ile saldırı videoları izlediği, ayrıca silahlı terör örgütü DEAŞ'ın ideolojisini benimsediği tespit edildi. İncelemeler sonucu, E.B.'nin izlediği videolardan hareketle saldırıyı planladığı ve internetteki el yapımı patlayıcı hazırlama videolarını izleyerek içinde "torpil" bulunan patlayıcılar yaptığı, yakalanmadan kısa süre önce bu patlayıcıları kullandığı belirlendi. E.B.'nin sosyal medya hesabından saldırıyı gerçekleştireceğine dair paylaşımda bulunduğu da tespit edilirken şu ana kadar saldırının bir terör örgütünden alınan talimatla gerçekleştirildiğine ilişkin bulguya rastlanmadı.
16 yaşındaki saldırganın, akran zorbalığına uğradığı için okulların açıldığı günü özellikle saldırı için seçtiği, ve arkadaşlarına "Ben 16 yaşımı göremeyeceğim" dediği öğrenildi. Ayrıca E.B.'nin saldırı öncesi gece kulüpleri ve kalabalık bölgelerde keşifler yaptığı, son olarak da sokağın da bulunan polis merkezini hedef seçtiğini söylediği ifadeleri arasında yer aldı. E.B.'nin terör örgütü DEAŞ'ın videolarını izleyerek sempati duyduğu, herhangi fiziksel bir bağlantısının olmadığı öğrenildi.
Şüphelinin babası N.B.'nin uzun yıllardır av merakı bulunduğu, ruhsatlı iki tüfeğinin olduğu ve oğlunu küçük yaşlardan beri ava götürerek silah kullanmayı ona öğrettiği tespit edildi. Lise öğrencisi olan E.B.'nin yaklaşık bir yıldır içine kapanarak sapkın düşüncelere yöneldiği, ailesi ve çevresinin bu durumu fark ettiği ancak yetkili makamlara başvuru yapılmadığı kaydedildi.
Saldırganın hastanedeki tedavisi sürerken, 2 yaşındaki kız kardeşi ise devlet tarafından koruma altına alındı.