Kronik böbrek hastalığı (KBH), dünyada ve Türkiye’de giderek artan bir sağlık sorunu olarak dikkat çekiyor. Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Mansur Kayataş, bu sessiz tehlike hakkında kritik bilgiler verdi. Böbreklerin hayati fonksiyonlarını hatırlatan Kayataş, hastalığın ilerlemesini yavaşlatacak yaşam tarzı değişikliklerini de anlattı.
Prof. Dr. Kayataş’a göre böbrekler, kandaki zararlı atıkları ve fazla sıvıyı süzerek idrarla dışarı atıyor.
Ayrıca vücutta sıvı-elektrolit ve asit-baz dengesini sağlamak, kan basıncını düzenlemek, D vitaminini aktif hâle getirmek gibi çok sayıda yaşamsal görevi bulunuyor.
Kemik iliğinde kırmızı kan hücrelerinin üretimini uyaran eritropoetin hormonunun da böbrekler tarafından salgılandığını belirtiyor.
Uzmanlara göre KBH'nin en sık nedenleri arasında ilk sırada diyabet (şeker hastalığı) yer alırken, ikinci sırada ise hipertansiyon geliyor. Bunun dışında glomerülonefrit, polikistik böbrek hastalığı, idrar yolları tıkanıklıkları, böbrek taşları ve bazı ilaçların uzun süreli kullanımı da risk oluşturuyor.
Kayataş, bazı bireylerde genetik faktörlerin hastalığın seyrini hızlandırabileceğini belirtiyor. Herkese rutin olarak genetik test yapılmasa da, genç yaşta başlayan veya ailesel geçiş gösteren vakalarda bu testlerin tanıya katkı sağlayabileceğini söylüyor.
Kronik böbrek hastalığı başlangıçta belirti vermeyebilir. Ancak ilerleyen dönemlerde yorgunluk, halsizlik, bulantı, idrarda azalma veya köpüklenme, bacaklarda şişlik, nefes darlığı ve hipertansiyon gibi şikayetler görülebilir. Bu belirtiler, hastalığın ilerlediğini gösterebilir.
Tanı süreci genellikle biyokimya testleri (GFR, üre, kreatin), idrar analizleri ve böbrek ultrasonu ile yürütülür. Bazı durumlarda böbrek biyopsisi de gerekebilir.
Prof. Dr. Kayataş, doğru beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerinin hastalığın ilerleyişini yüzde 20-30 oranında yavaşlatabileceğini vurguluyor. Özellikle tuz ve protein tüketiminin sınırlandırılması, gerekli durumlarda potasyum ve fosforun da kısıtlanması gerekiyor. Multidisipliner yaklaşımla hastanın diyalize geçiş süreci uzatılabiliyor.
Tansiyon ve kan şekeri kontrolü: Mutlaka düzenli olarak takip edilmeli.
Bilinçsiz ilaç kullanımından kaçının: Böbrekleri zorlayan ilaçlar, ciddi hasarlara neden olabilir.
Katkı maddeli gıdalardan uzak durun: Ağır metaller ve kimyasal katkılar böbreklere zarar verir.
Doğal beslenin: Sebze, meyve, sağlıklı yağlar ve tam tahıllarla zenginleştirilmiş bir diyet tercih edilmeli.