Beşiktaş Kulübü Başkanı Serdal Adalı geride kalan transfer dönemi hakkında değerlendirmeler yaparak Sergen Yalçın’ın çok farklı bir hava kattığını, Ole Gunnar Solskjaer'i göndermekte1 hafta geç kalındığını söyledi.
Kadronun neredeyse sıfırdan kurulmak zorunda olduğunu söyleyen Adalı, "Masuaku üzerinde çok konuşmalar oldu. Sezon içinde istenmeyen adam ilan edilen oyuncu için gittikten sonra ne övgüler ne methiyeler düzüldü. Masuaku sözleşmesi sona ermiş, 31 yaşında ve zaman zaman inişli çıkışlı performanslar sergileyebilen bir oyuncuydu. Bu nedenle kendisine 1 yıllık bir garanti kontrat ve şartlarımıza uyacak bir maaş teklifinde bulunduk. Ama oyuncu bizden minimum 2 yıllık kontrat ve epey de yüksek bir ücret istedi. Her ne kadar bizim dönemimizde formu yükselmiş bir oyuncu olsa da talepleri bizim için çok ama çok fazlaydı. Bu nedenle kararımızı yolları ayırmaktan yana kullandık. Yerine de Çek milli takımında oynayan, sadece 2 sene önce Benfica'nın 14 milyon Euro vererek transfer ettiği 25 yaşındaki Jurasek'i, Masuaku'nun talep ettiği maaşın çok daha altına getirdik. Oyuncu için kulübüne hiçbir kiralama bedeli ödemedik. Zorunlu bir satın alma opsiyonu da bulunmuyor. Tamamen bizim tercihimize bağlı olarak bir opsiyon hakkımız var. Ama bu mevki için bir transfer yeterli olmadı ve ikincisini de aldık. Kadromuza Rıdvan'ı da ekledik. Sağ bek rotasyonu için 2 farklı oyuncuyla da son aşamaya gelmiştik ama transferleri iptal olmuştu" ifadelerini kullandı.
Tammy Abraham'ın sözleşmesinde 30 milyon Euro'luk çıkış maddesi bulunduğunu da vurgu yapan siyah-beyazlı kulübün başkanı, "35 yaşındaki Immobile gitti ve yerine 27 yaşındaki Abraham ile 23 yaşındaki El Bilal Toure geldi. Biz Abraham'la büyük başarılar kazanmak ve uzun yıllar takımımızda görmek istiyoruz. Ama başarılı futboluyla buradaki görevi bittiğinde hala Beşiktaş'a bonservis kazandırabilecek bir oyuncu. Sözleşmesinde 30 milyon avroluk bir çıkış maddesi bulunuyor. El Bilal Toure ile 1 yıllık kiralık sözleşme imzaladık. 15 gol atarsa satın alma opsiyonu devreye girecek. Ayrıca biz istersek de bu opsiyonu kullanabiliriz. Opsiyon bedeli 15 milyon Euro'dur ve bu gerçekleşirse sonrası için de 40 milyon avro karşılığında çıkış maddesi bulunuyor" cümlelerine yer verdi.
Serdal Adalı, Gedson Fernandes'in takımdan ayrılış süreciyle ilgili de konuşarak, "Giden oyuncular içerisinde taraftarımızın gerçek anlamda üzüleceği tek oyuncu da Gedson'du. Bu transferde başrolü oyuncunun kararlı şekilde ifade ettiği ayrılma isteği belirledi. Kendisiyle uzun uzun görüşmeler yaptık ama Gedson'un, Rusya'dan aldığı maaş teklifi kararında çok etkiliydi. Aslında oyuncu için ilk teklif kış transfer sezonunda gelmişti. O dönem aldığımız teklif bu yaz anlaşılan rakamın yüzde 30 altındaydı. Bu satıştan en büyük kazancı sağlayabilmemiz için öncelikle Benfica ile olan durumu çözmemiz gerekiyordu. Bu nedenle gittik ve bonservisinin kalan yarısını da 10 milyon Euro karşılığında aldık. Bunu takiben de Spartak Moskova'ya 26 milyon Euro bonservis ve 2 milyon Euro da şarta bağlı bonuslar olmak üzere satışını yaptık. Ayrıca sonraki satışından da yüzde 10 payımız olacak. Hatırlatmak isterim ki, bu Beşiktaş tarihinin en yüksek rakamlı oyuncu satışıdır. Gedson yerine de camiamızı, taraftarımızı belki de en çok mutlu eden oyuncu transferini yaptık" dedi.
Orkun Kökçü transferinin hem camiada hem de taraftarda beklentiyi yükselttiğini sözlerine ekleyen Serdal Adalı, "Orkun Kökçü gibi kendi mevkisinin Avrupa'da en önemli oyuncularından birini, henüz 24 yaşında Beşiktaşımıza kazandırdık. Orkun transferi taraftarımızın beklentiyi yükseltmesini sağladı. Yazın ortasında imza törenine 30 bini aşkın Beşiktaşlı geldi. İşte bu transferden sonra camia içinde taraftarlar arasında farklı bir hava oluştu. Beklentiler bir anda büyüdü. Açıkçası beklenti büyüyünce, bunun sonucu olarak beğeni standartları da bir anda değişiverdi. Beşiktaşlılar yıllardır alıştırılmaya çalışıldıkları sıradanlıktan sıyrılmaya başladılar. Zaten en iyisine de sonuna kadar layıklar. Yalnız camiamıza saldırmak, ortalığı karıştırmak için hazır kıta bekleyenler, bir kez daha bu durumu çirkin bir şekilde kullanmaya başlayıverdiler. O gün 30 bin kişi statta mutlu ve umutlu bir şekilde Orkun'u beklerken sosyal medyada maliyetini öne çıkararak oyuncuyu yetersiz göstermek isteyenler tarafından ‘istemeyiz' kampanyaları yapıldı. Abraham'ı aldığımız gün de tüm platformlar oyuncunun kaçırdığı gollerden yapılmış kliplerden geçilmiyordu. Daha başka örnekleri de var, sıralamaya gerek yok. Beşiktaş taraftarının bir gün bile mutlu olmasına tahammülleri yok. Beşiktaş taraftarının yakasından düşün artık. Bırakın insanlar sevinsinler, oyuncularının formalarını alsınlar, mutlu olsunlar. Orkun bize büyük güç kattı. Beşiktaş'ın sembol isimlerinden olacak. İnşallah burada şampiyonluklar yaşayacak ve kupalar kaldıracak" değerlendirmesinde bulundu.
Al Musrati ve Muçi'nin geliş süreciyle ilgili denetim kurulu raporunun detaylarını paylaşan Serdal Adalı, şunları söyledi:
"Musrati ve Muçi transferlerinden bahsetmişken çok önemli bir konuyu da sizlerle paylaşmak istiyorum. Her zaman ‘sosyal medyada bize yapılan saldırıların arttığı zamanlar, bizim yakaladığımız bazı açıkların üstüne üstüne gidiyor olduğumuz zamanlardır' diye söylüyorum. Bu 2 oyuncunun transferlerinde camiamın bilmesi gereken çok çok önemli şeyler var. Daha önce divan toplantılarının birinde savcılığa başvuru yaptığımız bazı geçmiş dönem işlerinden bahsetmiştim. Bu konuların dışında dönemin transfer harcamalarıyla ilgili olarak da detaylı araştırma yaptığımızı söylemiştim. Denetleme kurulumuzun yaptığı çalışmalar sonucu Al Musrati ve Muçi için yapılacak bonservis ödemelerinin yüzde 60'ının temlik yöntemiyle yurtdışı finans kuruluşlarına devredildiği belirlenmiştir. Yani kulübümüz yapacağı bu ödemelerin büyük bir kısmını Legia Varşova ve Braga kulüpleri yerine, yurtdışında yer alan farklı farklı fonlara yapacaktır. Hatta bu kulüplerden biriyle yapılan sözleşmede alacağının fona devredilememe maddesi bulunmasına rağmen eski yönetim kurulumuz bir karar alarak ilgili bu maddeyi değiştirmiştir. Ne tesadüftür ki bu 2 kulüp de birer hafta arayla bizden tahsil edeceği bonservis ücretlerinin önemli bir kısmını farklı finans kuruluşlarına devretmişlerdir. Bu olanlara pes dememek elde değil. Burada net bir şekilde hayatın doğal akışına aykırı bir durum bulunmaktadır. Milyonlarca avromuz futbol kulüpleri yerine ne olduğunu bilmediğimiz farklı yerlere ödenmek durumundadır. Bu iş nereye kadar giderse biz takip edeceğiz ve ne gerekiyorsa da yapacağız. Bu transfer döneminde bize limitsizce saldıranlar, bunları yaparak bizim bu işleri kurcalamaktan ve takip etmekten vazgeçeceğimizi düşünüyorlar. Bizi yıldırmak ve pes ettirmek istiyorlar. Bu durum Beşiktaş'a çifte ihanettir. Hem şüpheli işler yapacaksınız hem de taraftarlarımızın mutlu olma haklarına müdahale edeceksiniz. Biz bu konuların sonuna kadar gideceğiz."
Serdal Adalı, Jadon Sancho ile görüştüklerini ancak oyuncunun kariyerine Türkiye'de devam etmek istemediğini aktardı. Adalı, "Bazı şeyler sadece parayı vermekle olmuyor. Oyuncuların kariyer planlamaları, oynamak istedikleri ülke gibi konuları aşamayabiliyorsunuz. Mesela daha önce birkaç konuşmamda Sancho özelinde bahsettiğim gibi, biz oyuncunun istediği parayı kabul ettik. Hatta kulübü ile de anlaştık ama Sancho kariyerine ülkemizde devam etmek istemedi. Bu durumda transfer de olumlu sonuçlanmadı" cümlelerine yer verdi.