Nisan ayından beri Trump'ın gümrük tarifelerinin beklenen ölçüde tüketici fiyatlarını artırmaması, yatırımcıları hisse senetlerinde prim ödemeye teşvik etti. Fakat Stifel ekibine göre, ekonominin geneline ilişkin veriler arttıkça bu iyimserliğin sürmesi zorlaşacak.
Bannister ve Carroll, yatırımcıların adeta "mezarlık çevresinde ıslık çaldığını" belirtiyor. Üç aylık GSYH ve tüketici harcamaları verileri, 2025'in ilk yarısında ekonomide yavaşlamaya işaret ediyor. Önümüzdeki aylarda ise tarifelerin etkisiyle fiyatların artması, reel satışları ve tüketici harcamalarını baskılayabilir.
ABD ekonomisinin yaklaşık yüzde 70'ini tüketim oluşturuyor. Stifel'e göre bu tablo, "hafif stagflasyon" riskini gündeme getiriyor ve nisan ayındaki gibi bir borsa sarsıntısını tetikleyebilir. O dönemde S&P 500, ayı piyasası sınırına kadar gerilemişti.
Stifel, bu kez düşüşün daha sınırlı olacağını ancak S&P 500’ün yüzde 14 gerileyerek 5.500 seviyesine inebileceğini öngörüyor. Pazartesi günü endeks 6.389 puandan işlem görüyordu.
Wall Street’te birçok yatırımcı, Fed’in faiz indirimlerinin yeni bir ralli başlatabileceğini düşünüyor. Ancak Stifel, yüksek değerlemeler nedeniyle faiz indiriminin talebi canlandırmada sınırlı kalacağı görüşünde.
Analistlere göre, hane halklarının borsayı destekleme gücü de azalıyor. Nakit varlıklar yüksek görünse de, net hisse senedi varlığına oranla ciddi şekilde gerilemiş durumda. Piyasa düşüşe geçtiğinde bu durum tüketimi daha da zayıflatabilir.
Stifel, Wall Street’te az sayıdaki ayı piyasası savunucularından biri. Geçen yıl da S&P 500 için en düşük fiyat hedeflerinden birini belirlemiş ve bu tahminde ısrarcı olmuştu.