Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
8 yaşındaki Narin Güran Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolmuş cansız bedeni 19 gün sonra cansız bedeni dere yatağına gizlenmiş halde bulunmuştu. Narin'in bulunmasını Güran ailesinin komşusu ve itirafçı olan Nevzat Bahtiyar sağlamıştı. İtirafçı Bahtiyar, Narin'i öldürenlerin amca Salim Güran, anne Yüksel Güran ve ağabey Enes Güran olduğunu ileri sürmüştü. Amca Salim Güran'ın kendisinden Narin'in cansız bedenini saklamasını istediğini itiraf etmişti. Salim Güran, Yüksel Güran ve Enes Güran müebbet hapis cezası alırken Nevzat Bahtiyar ise 4 yıl 6 ay hapis cezası almıştı. Narin Güran'ın cinayeti davası sürerken Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz dosyadan çekildiğini açıkladıktan sonra sosyal medyadan yaptığı paylaşımla dikkatleri üzerine çekti. Eryılmaz son olarak otopsi sırasında Narin'in avuç içerisinden ve elbiselerinden çıkan saç telleri ile anne soyundan akrabalarının saç ve kıl örnekleriyle karşılaştırılması gerektiği ileri sürerek Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuruda bulunduğunu açıkladı. Ali Eryılmaz konuyla ilgili TGRT Haber'e çarpıcı açıklamalar yaparak cinayetin failinin Narin Güran'ın yengesi olduğunu ileri sürdü.

Avukat Ali Eryılmaz, Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin devam eden ana davadan Nevzat Bahtiyar'ın avukatlığından çekildiğini açıkladı. Eryılmaz, "Hala Nevzat Bahtiyar'ın ve ailenin avukatlığını yapmaya devam ediyorum. Sadece o davadaki vekilliğimden ayrılmış bulunuyorum. Şu anda yapmış olduğum başvuruları Nevzat Bahtiyar adına yapmamın sebebi de bu. Ana davadan çekilme sebebimi daha önceden kanalınızda bir açıklama yapmıştım. Diğer meslektaşımla aramızda yaşadığımız bir güven meselesinden kaynaklı bir sebebe dayanıyordu. İlkelerim ve prensiplerim açısından yapmam gereken bir ayrılıktı. Ben Yargıtay sonrasında düşünüyordum ama biraz erken oldu."

Dava başlangıcında dosyayı birlikte yürüttüğü meslektaşıyla arasında problem olmadığını söyleyen Eryılmaz, "Problemler 26 Aralık'ta mahkeme kararını verdikten sonraki süreçte yaşanan bazı olumsuz gelişmelerden kaynaklıydı. Bunlar, sosyal medyada bana karşı yapılan linç operasyonlarının odağında olan bir kaç kişiyle, davayı birlikte takip olduğum meslektaşımın arkadaşlık dostluk ve hatta müvekkil avukat ilişkisi kurmasından kaynaklı bir sorundu. Sonrasında bir ses kaydı çıkmıştı biliyorsunuz. Ardından bir yayıncıya söylenen mesleki sırlarımızın ortaya çıkmasıyla ilgili sebepler vardı. Tamamen güven sorunlarıydı" dedi.

"Ben hala Nevzat Bahtiyarın cinayete iştirak ya da katil olması açısından masumiyetine inanıyorum. Ama her zaman söylediğim gibi, delilleri karatmaktan dolayı suçlu ve o suçundan dolayı zaten cezasını aldı ve şu anda o cezasını çekiyor. Nevzat Bahtiyar'ın bize söylediği şeyle mahkemede söylediği şey de aynıydı. Asıl fail olan Salim Güran'ın kendisini oğluyla ve ailesiyle tehdit etmesinden dolayı bu işe karıştığını ve susmak zorunda kaldığını beyan etmişti. Son duruşma gününe kadar aynı sebeplerini söylemeye ve arkasında durmaya devam etti."

Narin Güran'a yapılan otopside avuç içerisinden çıkan saç kıllarının araştırılması gerektiğini belirten Eryılmaz konuyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Eryılmaz bu konunun bilinmesine rağmen soruşturulmadığı belirtti. Eryılmaz otopside Narin'in katılaşmış avuç içerisinden 29 santimetre uzunluğunda kahverengi bir saç teli ve vücudunun farklı bölgelerinde de 16 ve 11 santimetrelik saç telleri bulunduğunu açıkladı. Kamuoyunun bilmediği bu yeni delillere dikkat çeken avukat Eryılmaz konunun araştırılması için savcılığa başvuruda bulunduğunu ifade etti.
Eryılmaz konuyla ilgili şunları söyledi:
"Bu saç telleri üzerinde Adli Tıp Kurumu tarafından köklü saçlarda inceleme yapılıyor ancak DNA tespit edilemediği için, yargılanan sanıkların DNA'larıyla herhangi bir karşılaştırılma yapılarak bu saç tellerinin kime ait olduğu tespit edilememişti. Biz de bu hususta 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ne kovuşturmanın geliştirilmesi amacıyla başvuruda bulunmuştuk ama mahkeme bizim talebimizi reddetmişti. Reddetmesinin sebebini ben çok iyi anlıyorum çünkü saç derilerinin aidiyeti ortaya çıktığında muhtemelen orda yargılanan 4 sanıktan farklı bir sanık ya da farklı kişilerin çıkma ihtimali de vardı. Bu ayrı bir soruşturmayı gerektirdiği için mahkeme reddetmişti."

Ali Eryılmaz konuyla ilgili şüphelendiği ismi TGRT Haber canlı yayınında açıkladı. Eryılmaz, "Saçların uzunluklarına bakacak olursanız bunlar muhtemelen bir kadına ait saç telleri olması lazım. Dolayısıyla benim davanın başından beri şüphelendiğim olayla ilgili iki tane bayan vardı dava içerisinde, ben bunu hep dile getirmiştim. Hediye Güran ve Maşallah Güran'dan şüpheleniyorum aslında, benim içimden geçen şey bu. Tabi bu hususlar kovuşturma ve soruşturma aşamasında incelenmediği için lafta kalmıştı. Ben şunu talep etmiştim, bu saç telleri üzerinde yapılacak olan fiziki ve nicel bir inceleme; kalınlık, renk ve buna benzer diğer hususlarda yapılacak bir incelemeler bu saçların kime ait olduğunu ortaya çıkartmaya mahsus bir veri olacak. Dolayısıyla şüpheli olacak kişilerden alınacak ki bu şüphelilerin kim oldukları belli aslında. Narin'in anne soyundan gelen kişiler ve bunların saçlarından alınacak örneklerin karşılaştırılması ile Narin'in muhtemelen boğuşma sırasında elinde kalan bu saç tellerinin, ki biz hep demiştik, 'Narin katilinin avucunun içinde saklamış' ortaya çıkmasını sağlamaya yetecektir." şeklinde açıklamalarda bulundu. Eryılmaz'ın şüphelendiği isimler Hediye Güran ve Maşallah Güran'ın Narin'in yengeleri olduğu biliyor.

Avukat Eryılmaz yaptığı başvuruyu neden şimdi yaptığına ilişkin şunları söyledi:
"Mahkemede yargılana 4 sanık vardı. Bu inceleme yapılsa ve ortaya yeni bir fail çıksa bu davanın konusunu ilgilendirmiyordu. Yani mahkemenin Cumhuriyet Başsavcılığı'na bir ihbarda bulunup bu konuyla ilgili bir araştırma yapılması gerekiyordu ama yapılmadı. Ve ben aslıda dava bittikten sonra dahi bu hususlarda savcılığın soruşturma açarak bunları araştırdığını düşünüyordum. Fakat 10 gün önce Diyarbakır'a uğradığımda savcılık soruşturma bürolarında yapmış olduğum araştırmada bu hususlarda bir soruşturma açılmadığını öğrendim. Dolayısıyla böyle bir hususta başvuru yapmak zorunda kaldım. Bunlar çok önceden de yapılabilirdi ancak normal süreç içeresinde savcılığın bu soruşturmaları açıp incelemeleri yapıyor olduğunu düşünmüştüm.

Narin Güran'ın dere yatağında çuvalın içerisine koyulmuş şekilde bulunduğunda yapılan otopside Eryılmaz, çuval üzerinde ayrıca DNA karışımı bulunduğunu belirterek buradaki örneklerin de sadece davada yargılanan sanıkların üzerinden yapıldığını hatta Salim Güran'ın bu bulgudaki örneklerle DNA'sının karşılaştırılma yapılmadığını belirtti. Eryılmaz TGRT Haber'den yaptığı açıklamada bu çuval üzerindeki DNA örneklerine ilişkin soruşturma başlatılması hususunda da başvuruda bulunduğunu belirtti. Konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
"İlk defa sizden duyurmuş olayım bunu da, Narin'in cansız bedeninin bulunduğu çuvalın üzerinde bulunan sürüntülerden karışı bir DNA bulunmuştu. Bu karışım DNA üzerinde yapılan incelemeler sadece Nevzat Bahtiyar, Arif Güran Yüksel Güran ve Enes Güran üzerinde yapılmış ve eşleşme vurulamamıştı. Asıl fail olan Salim Güran, hakkında hiç bir DNA incelemesi yapılmamış mesela. Halbuki Salim Güran'ın da DNA karşılaştırması olsaydı o sürüntülerde muhtemelen çuval üzerinde çıkma ihtimali vardır. Salim Güran'ın katil olduğuna ek bir delil olarak da dosyaya girme şansı vardı. Salim Güran'ın kullanmış olduğu aracın içerisinde Devran Güran, Kurtulmuş Güran ve Muhammet Kaya'nın da DNA'ları çıkmıştı. Bütün kamuoyunda kafasın şöyle bir düşünce vardı, 'Acaba akşam Salim Güran dere kenarına gittiğinde ve 8 dakika kaldığında o aracın içeresinde Devran Güran, Kurtulmuş Güran ve Muhammet Kaya da olabilir mi?' çünkü hatırlarsanız Nevzat Bahtiyar cenazeyi oraya koyduktan sonra üzerine tek bir taş koydum demişti. Fakat Narin bulunduğunda üzerinden 3 taş çıkmıştı. Bu demektir sonradan gelen birileri Narin'in üzerine 2 tane daha taş eklemiş. Kaybolmasın ya da suyla beraber akıp gitmesin diye. Dolayısıyla bu kişilerin de tespiti açısından ve bu çuvaldaki bulunan sürüntülerin bu kişiler açısından incelenmesi gerekiyor düşüncesiyle bugün başka bir şikayette bulundum."