Son yıllarda işimizle alakalı çokça endişe duyduğumuz bir konu var. Aslında bu yeni veya ilk olan bir durum da değil. Her yeni teknolojik çağda aynı endişe baş gösterir: “İşimiz elimizden mi alınacak?” Evet bu soru, buhar makinelerinden fabrikalara, bilgisayarlardan yazılıma kadar her devrimde tekrar tekrar soruldu. Şimdi ise 2025 yılındayız ve bu kez karşımızda çok daha zeki, çok daha hızlı ve her geçen gün daha da “insana benzeyen” bir rakibimiz var: robotlar ve yapay zeka sistemleri.
Üretim hatlarında insanlar azaldı, çağrı merkezlerinde sohbet ettiğimiz kişiler insan değil, algoritma oldu. Hatta bazı haber sitelerinde okuduğumuz içerikler bile yapay zeka tarafından yazılıyor. Hatta şiir yazıp, şarkı bile besteliyor. Peki bu gerçekten işsizlik dalgasının habercisi mi? Yoksa bizler, değişen iş tanımlarına uyum sağlayarak başka bir evreye mi geçiyoruz?
Sanayi devriminden bu yana teknolojiyle ilgili temel kaygı değişmedi: “Makine benim işimi elimden alacak.” Ancak tarih bize şunu gösterdi: Teknoloji bazı işleri ortadan kaldırsa da, yerine yeni iş alanları da oluşturdu. At arabası sürücüleri kayboldu ama şoförlük mesleği doğdu. Daktilo gitti ama yerine gelen bilgisayarla yüzlerce yeni meslek doğdu. Sorun, teknolojinin gelip işleri yok etmesi değil; bu değişime ayak uyduramayanların geride kalması.
Robotlar hangi işimizi elimizden alıyor?
2025 itibarıyla robotlar en çok tekrarlayan, manuel ve tahmin edilebilir işleri üstleniyor. Üretim hatlarında parça birleştirme, depolarda ürün taşıma, çağrı merkezlerinde basit müşteri taleplerini cevaplama gibi görevler artık insanlar yerine otomasyon sistemlerine bırakılıyor.
Ancak sadece mavi yaka değil, bazı beyaz yaka pozisyonlar da dönüşüm içinde. Rapor yazma, e-posta cevaplama, toplantı özetleme gibi görevlerde yapay zeka destekli yazılımlar devrede. Bu, insanların düşünsel kapasitesini daha yaratıcı, daha stratejik alanlara yöneltmesi için bir fırsat olabilir.
Değişim sadece bazı işlerin bitmesiyle sınırlı değil; yepyeni işler de doğuyor. 2025’de artık şu tür pozisyonlar duyuyoruz:
· Yapay Zeka Eğiticisi
· Robot Bakım ve Destek Uzmanı
· Robotik Mühendisliği
· İnsan-Makine Etkileşimi Tasarımcısı
· Fintech Mühendisliği
Geleceğin iş gücü artık ezber değil, analiz yapabilen; sadece bilgiyi değil, bilgiyi nasıl kullanacağını bilen bireylerden oluşacak. Bu da eğitim sistemimizin ve bireysel beceri kazanımımızın yeniden şekillenmesini zorunlu kılıyor.
Robotlar tehdit mi, fırsat mı?
Robotlar gerçekten işlerimizi elimizden alıyor mu? Evet, bazılarını. Ama aynı zamanda işleri değiştiriyor, dönüştürüyor ve yeni yollar açıyor. Asıl mesele, bu değişime ne kadar hazırlıklı olduğumuz.
Şunu unutmamalıyız ki, teknolojiyi üreten de, ona yön veren de hâlâ insan. Güç aslında bizim elimizde. Robotlar bizi değil, biz robotları kullanacağız. O yüzden robotlara rağmen değil, robotlarla birlikte nasıl daha üretken oluruz bunu düşünmeliyiz.