Kamu işçilerinin zam pazarlığı devam ediyor. Kamuda çalışan yaklaşık 600 bin işçinin maaşlarına yapılacak zam oranlarının belirleneceği Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmelerinde 3'üncü toplantı sona erdi. TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, "Önümüzdeki hafta bir teklif bekliyoruz. Bir sonraki toplantıda teklif gelmezse biz tekrar bir araya gelmeyiz" ifadelerini kullandı.
Karayolları, demiryolları, enerji santralleri, bakanlıklar, üniversiteler ve hastaneler gibi stratejik öneme sahip kurumlarda görev yapan yaklaşık 600 bin işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmeleri çerçeve protokolü görüşmeleri sürüyor. 27 Şubat’ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına sunulan ortak zam talebiyle başlayan süreçte TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ temsilcileri, bugün Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) ev sahipliğinde önemli bir toplantı gerçekleştirdi. Görüşmede işçi tarafını TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar ve HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Halil Çukutli temsil ederken, işveren tarafında TÜHİS Genel Sekreteri Adnan Çiçek yer aldı. Toplantıya ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Faruk Özçelik ile Çalışma Genel Müdürü Mehmet Baş da katıldı.
Toplantının ardından açıklamalarda bulunan TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, görüşmenin detaylı bir müzakere ortamında geçtiğini ancak henüz herhangi bir ücret teklifinin kendilerine sunulmadığını belirtti. Ağar, “Bakanlıkla çalışma yürüttüklerini, önümüzdeki hafta bu çalışmaların yoğunlaşacağını ve ardından bir teklif iletileceğini söylediler. Biz teklifimizi 27 Şubat’ta sunduk. Artık sürecin sonuna yaklaşıyoruz” dedi.
Görüşmelerin şu anda arabuluculuk aşamasında olduğunu hatırlatan Ağar, sendikaların büyük çoğunluğunun bu süreçte olduğunu ve yasal olarak 15 günlük sürenin 6 gün daha uzatılabileceğini söyledi. Anlaşma sağlanamazsa grev kararının gündeme geleceğini ifade eden Ağar, “Grev kararı aldıktan sonra uygulamak için 53 günümüz var. Yani temmuz sonuna kadar bu süreç tamamlanmalı” ifadelerini kullandı.
Henüz herhangi bir rakam teklif edilmediği için nihai tutumlarının netleşmediğini ifade eden Ağar, “Eğer teklif bizim beklentilerimizi karşılamazsa, temsil ettiğimiz 600 bin kamu işçisi adına üretimden gelen gücümüzü kullanırız. Gelecek toplantıda mutlaka bir teklif bekliyoruz. Aksi takdirde tekrar toplanmanın anlamı yok” diye konuştu.
Ramazan Ağar, teklifin kendileri açısından uygun bulunması durumunda bile, bu teklifi işçilere danışmadan kabul etmeyeceklerini ifade etti. Ağar, “Biz 600 bin kişinin iradesini temsil ediyoruz. Son kararı elbette işçilere soracağız” dedi.
Ücret artış taleplerinde temel hedeflerinin çalışanların geçim şartlarını iyileştirmek olduğunu söyleyen Ağar, tehlikeli ve çok tehlikeli iş kolları da dahil olmak üzere farklı çalışma koşullarının göz önüne alındığını belirtti. “Bu ülkenin çalışanlarına doyurucu ve memnun edici bir ücret verilmesini istiyoruz. 90’lı yılların gerilimli dönemlerine dönmek istemiyoruz” ifadelerini kullandı.
Bir sonraki toplantının net tarihi henüz belirlenmemiş olsa da Ağar, pazartesi gününün 19 Mayıs tatili olması nedeniyle salı günü itibarıyla sürecin hızlanacağını ve “büyük ihtimalle cuma gününe kadar netleşeceğini” dile getirdi.
İşçi kesimi, hükümete sunduğu talepler doğrultusunda, günlük en düşük ücretin 1800 liraya çıkarılmasını istiyor. Ayrıca, bu artışın ardından 2025 yılı için ilk altı ayda yüzde 50, ikinci altı ayda ise yüzde 25 oranında zam yapılması ve bunlara ek olarak yüzde 10’luk refah payının da maaşlara yansıtılması talep ediliyor.