Yıl 2025. Geçen 1 Mayıs tatil idi ve bende bur akademisyen olarak dinlendim. Resmi olarak “Emek ve Dayanışma Günü” olarak kutladığımız, kökleri işçi mücadelesine dayanan bu anlamlı gün, ne yazık ki sadece sınırlı bir kesimin faydalandığı bir tatil gününe dönüşmüş durumda. Özellikle gözlemlediğim bir tablo beni bu yazıyı yazmaya itti: Kamu personeli ve kamu işçileri bu özel günde izinliydi; ancak özel sektörde çalışan milyonlarca işçi, sanki bugünün ruhu onlara hitap etmiyormuşçasına yoğun tempoda çalışmaya devam ediyordu.Bu tablo, 1 Mayıs’ın anlamını sadece sembollere ve sözlere hapsetmekle kalmıyor, aynı zamanda “emek” kavramını ayrıştırıyor. Oysa emeğin bir statüsü, memuriyeti, kamu-özel ayrımı olmaz. Üreten, alın teri döken, zamanını satan herkes emekçidir. Bu nedenle 1 Mayıs, tüm çalışanlar için, ayrım gözetmeksizin bir tatil günü olmalı; bir saygı, anma ve dayanışma günü olarak yaşanmalıdır.
Özel Sektör Neden Geri Duruyor?
Bugün birçok özel sektör firması, 1 Mayıs’ı çalışılan bir gün olarak görmeye devam ediyor. Çoğu zaman gerekçe ekonomik kayıplar, üretim baskısı ya da hizmet sürekliliği oluyor. Oysa bu anlayış, kısa vadeli çıkarlarla uzun vadeli iş barışı, çalışan motivasyonu ve verimliliği arasında ciddi bir denge bozukluğu oluşturuyor.
Unutmayalım ki, çalışanın kendini değerli hissetmediği bir kurumda sürdürülebilir verimlilikten söz edilemez. Özel sektörün 1 Mayıs’ta işçilere izin vermesi, sadece bir “taviz” olarak görülmemelidir. Bu, aynı zamanda işverenin çalışanına verdiği değerin bir göstergesi ve kurumsal aidiyeti güçlendiren bir hamledir. Verimlilik araştırmaları da göstermektedir ki, çalışanına saygı duyan, onu sosyal haklar ve sembolik günlerle destekleyen işletmelerde devamsızlık oranı düşmekte, motivasyon artmakta, performans yükselmektedir. Dahası, 1 Mayıs’ı gerçekten tüm çalışanlar için tatil ilan eden firmalar, topluma karşı duyarlılık sergileyerek markalarına değer katar. Bu, özellikle genç kuşak çalışanların önem verdiği sosyal sorumluluk kriterlerinde pozitif bir algı yaratır. Eğer 1 Mayıs gerçekten “emek ve dayanışma” günü ise bu dayanışmanın temeli ortak bir nefes alabilmektir. Sadece kamu çalışanlarına tanınan bir tatil, bu ortaklığı sağlayamaz. Bu nedenle çağrım, sadece devlete değil, özel sektör yöneticilerine de: Gelin 1 Mayıs’ı her yıl tüm çalışanlarınızla birlikte kutlayın. Onlara bir gün izin vererek aslında yıl boyu sürecek bir aidiyet ve verimlilik duygusuna yatırım yapın.1 Mayıs, geçmişin mücadelelerinin simgesi olduğu kadar, bugünün sosyal barışının da anahtarıdır.